Irak'ta Geleneksel Hasır Ürünleri Zamana Direniyor

Irak'ta kamış ve hurma yaprağı sapından yapılan hasır masa, sandalye ve koltukların yerini son yıllarda genellikle plastik malzemeler alırken, mesleğin ustaları hazırladıkları geleneksel eşyalarla zamana direnmeye çalışıyor.

Orta Doğu'da nehir kenarlarında yetişen kamış ve bol bulunan hurma ağacı yaprağının saplarından yapılan mobilyalar, plastik ve diğer sanayi ürünlerin ortaya çıkmadığı dönemlerde günlük hayatın vazgeçilmez ev gereçleri arasındaydı.

Dicle Nehri'nin kenarında yetişen kamış ve ülkede çok bulunan hurma yaprağının sapından sepet, sandalye, kuş kafesi, süpürge ve yelpaze gibi el işi hasır ürünlerini teknoloji ve sanayileşmeye rağmen Bağdat'ta bulmak mümkün.

Bağdat'ın kadim semtlerinden Alavi'nin ara sokaklarında hasır ürünü satan birçok dükkan bulunuyor.

Bu işyerlerinden birinin sahibi Suphi Lami, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hurma sapından hazırlanan hasır ürünlerinin Bağdat'ın geleneklerine bağlı aileleri tarafından kullanıldığını söyledi.

Hasır ürünü ustası Lami, yazın artan hava sıcaklıklarıyla sıkılaşan elektrik kesintilere karşı kullanılan yelpazelere ve kuş besicilerin de kafeslere ilgi gösterdiğini ifade etti.

Lami, "Evlerde içine soğan, patates ve sarımsak koymak için kullanılan hasır sepetlerde satış yaptığımız ürünler arasındadır. Elektrikli süpürge yerine hasır süpürge tercihleri de söz konusu." dedi.

Hasır ürünleri kafelerde kullanılıyor

Hurma yaprağı sapı ve kamıştan hasır ürünleri yapan 50 yaşındaki Haydar Mehdi de zamana direnen söz konusu mesleği 1980'lerin sonunda babasından devraldığını belirterek, "İki oğluma da işi öğrettim ve benimle çalışıyorlar. Oğullarımla birlikte hasır ürünleri yapıyoruz ve bu ekmeğimizi bu meslekten kazanıyoruz." dedi.

Yaptığı işi sevdiğini vurgulayan Mehdi, plastik ürünlerin yurt dışından getirilmesinin hasır ürünlerinin geleceğini tehdit ettiğini dile getirdi.

Kamış ve hurma yaprağı sapından yapılan hasır ürünlerini evlerin yanı sıra kafe ve restoranlarda süs olarak kullanıldığını anlatan Haydar Mehdi, "Bağdat'ın yanı sıra, Basra, Erbil ve Süleymaniye'deki kafelerden de ürünlerimize talep var." diye konuştu.