Karar Kimin" Oyununun Prömiyeri Gerçekleştirildi

Brian Clarke'ın yazdığı, Tiyatro Ak'la Kara tarafından sahneye konan "Karar Kimin"in prömiyeri yapıldı.

Kadıköy'deki Akyıldız Pasajı'nda sahnelenen oyunu yöneten Atilla Şendil, AA muhabirine yaptığı açıklamada, oyunun yeni olmadığını belirterek, daha önce Devlet Tiyatroları'nda oynandığını aktardı.

Şendil, oyunu daha değişik bir reji anlayışı ve değişik bir dramaturji ile oynadıklarına vurgu yaparak, "Daha kısa daha anlaşılır. Finalinde kararı seyirciye bıraktığımız bir oyun vücuda getirdik" dedi.

Hazırlık aşamasının yaklaşık 2 ay sürdüğüne vurgu yapan Şendil, şöyle konuştu:

"Oyunda iki finalimiz var. Seyirci hangisini isterse, onu oynuyoruz. Oyunda yer alan ötenazi konusu, hemen hemen bütün toplumlarda tartışılan bir durum. Bazı ülkelerde pasif ötenazi, aktif ötenazi gibi çeşitleri var bunların. Bize yapı olarak biraz uzak gibi görünse de bizde de böyle hastaların olduğunu biliyoruz. Bu noktada biz birazcık da halkın nabzını tutmak, onların bu konuyla ilgili fikirlerinin ne olduğunu öğrenmeye, bilgi ya da fikir sahibi olmalarını sağlamaya çalıştık."

Şendil, seyircilerin bu oyunu gördükten sonra hayatlarıyla ilgili bir kez daha düşünmeleri gerektiğini aktararak, "İnsanın hayatında süreç içerisinde bir çok kararlar verdiğini biliyoruz. Bazen verdiğimiz kararlardan pişman oluyoruz, bazen bu bizi mutlu ediyor ama doğru olduğunu düşündüğümüz bir kararın sonucunun çok kötü olduğunu görebiliyoruz. Hayat bizimle beraber, bazen de bizim dışımızda yürüyor, inanılmaz süprizler oluyor. O süprizlerden bir tanesi de bu oyunun içerisinde" ifadelerini kullandı.

Oyunda, Savaş Özdural, Hakan Altuntaş, Pelin Turancı, Fatih Gülnar, Ilgın Angın, Arzu Akın, Adem Türker, Mehmet Güler, Tanju Yıldırım, Buket İrtem ve Gülnur Badakal rol alıyor.

Oyun, 14, 15, 21, 22, 28 ve 29 Kasım'da yeniden izleyiciyle buluşacak.

Karar Kimin?

Trafik kazası sonucu, iyileşme umudu olmayan, boyundan aşağısı felç heykeltıraş Ken Harrison'ın hikayesini anlatan oyunun konusu kısaca şöyle:

"Ken, hastaneden taburcu edilmek ister. Hastanenin başhekimi Dr. Emerson ise Ken'in hastane dışında yaşayamayacağını düşünür ve bu karara karşı çıkar. 'Ken'in akli dengesi yerinde değildir' raporu tutturarak, hastanede zorla tutar. Bunun üzerine Ken bir avukat tutarak hastaneye karşı dava açar. Hastanede çalışan diğer doktorlar, hemşireler ve hastabakıcılar iki ayrı kutba ayrılır. Ken, kendi bedeni ve yaşamı hakkında sadece kendisinin karar verebileceğini kanıtlamaya çalışırken Dr. Emerson ise hastasını yaşatmaya kararlıdır. Mahkemede yargıç her iki tarafı da dinledikten sonra, kararı toplum jürisi koltuğunda oturmakta olan seyirciye sorar. Oyunun finali, jürinin vereceği karara göre şekillenir."