Diyanet İşler Başkanı Papa'ya "Aziz" Demedi - Son Dakika
Güncel

Diyanet İşler Başkanı Papa'ya "Aziz" Demedi

Diyanet İşleri Başkanı, Papa ile düzenlediği ortak basın toplantısında Papa'ya "Aziz" yerine "Değerli Papa" diye hitap etti.

28.11.2014 18:12  Güncelleme: 12:37
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Francesco görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Papa ve Mehmet Görmez`in birlikte yaptıkları basın toplantısında görmezin kullandığı bazı ifadeler dikkat çekti. Dinleyenlere karşı "aziz dinleyiciler" tabirini kullanan Görmez, Papa için "Değerli" hitabını kullandı. Böylece Görmez, Hristiyanlıktaki azizlik ünvanını Papa'ya vermemiş oldu.

"AZİZ" YERİNE "DEĞERLİ" DEDİ

Çünkü aziz demesi durumunda bu sadece bir hitap olmayacak ayrıca Hristiyanların kendi din adamlarına verdikleri kutsama unvanı olan "aziz" unvanını da kabul etmiş olacaktı. Böyle bir yanlış anlamaya mahal vermemek için Görmez, Papa'ya defalarca değerli hitabını kullanıp "Aziz" dememeye özen gösterdi.

"Aziz" hitabı Müslümanlıkta kullanılan "Hazret" kelimesine benzer bir hitap olarak kullanılmaktadır. Aziz hitabı Hristiyanlıkta genel olarak yüksek makamlarda olan din adamlarına verilmektedir.

Görmez ayrıca, görüşmenin ardından gerçekleştirilen basın toplantısında, küresel medyanın nefret suçuna dönüşen Müslüman karşıtı söylemleriyle bütün insanların aklıselimine saygısızlık ettiğini söyledi.

ERDOĞAN "PAPA HAZRETLERİ" DEMİŞTİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise Papa'yla yaptığı ortak basın toplantısında "Katolik aleminin ruhani lideri Papa Fransuva hazretlerine, bu ziyaretiniz hiç kuşkusuz son derece olumlu izler bırakacaktır." demişti.

GÖRMEZ, PAPA'YI KAPIDA KARŞILADI

Katolik aleminin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Francesco, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'i ziyaret etti. Görmez, Papa Francesco'yu Diyanet İşleri Başkanlığının kapısında karşıladı. Tokalaşarak gazetecilere poz veren Papa Francesco ve Görmez, daha sonra makam odasına geçti. Görüşme öncesinde iki dini lider, basına bir süre görüntü verdi. Görmez, görüşmedeki konuşmasında, Papa Francesco'ya, Türkiye ve Diyanet İşleri Başkanlığı'na yaptığı ziyaretten dolayı teşekkür ederek, memnuniyetlerini bildirdi. Ziyaretin, insanlık barışına katkı sunmasının en büyük beklentileri ve duaları olduğunu ifade eden Görmez, yeni seçilmesinden dolayı Papa Francesco'ya hayırlı olsun dileklerini iletti.

Papa 16. Benediktus'un Diyanet İşleri Başkanlığı'nı ziyaretinde başkan yardımcılığı görevini yürüttüğünü anımsatan Görmez, göreve gelmesinin ardından Papa Francesco'nun verdiği mesajları yakından takip ettiklerini söyledi.

ORTAK BASIN TOPLANTISI

Papa ve Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, gerçekleştirdikleri görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında Mehmet Görmez'in açıklamalarından satır başları ise şöyle:

"Dünyadaki tüm Müslüman kardeşlerinin hizmetinde olan Diyanet İşleri Başkanlığımı'za hoş geldiniz. Bu coğrafya dün olduğu gibi bugün de farklı dinlere dillere mezheplere anlayışlara ev sahipliği yaparak insani değerlerin egemen olduğu herkesin barış içinde yaşadığı medeniyeti temsil eder. Bu medeniyet herkesin aklını, dinini, mezhebini mukaddes kabul eder. Hiç kimsenin dilinden, ırkından, mezhebinden ve düşüncesinden dolayı hak mahrumiyetleri yaşamasını asla kabul etmez. Bütün ilahi dinlerin mensuplarını hiçbir ayrıma bırakmadan yaşatan ülkemizde, farklılıkların ötekileştirilmek istendiği bugünün dünyasında, Katolik dünyasının liderini Diyanet'te ağırlamak önem taşımaktadır.

"RABBİMİZİ UNUTARAK KONUŞANLAR..."

O kutlu elçileriyle merhamet müjdesi indirdi. Karanlığın karşısında aydınlığı bahşetti. Bizi iman ve samimiyete, iffet ve adalete davet etti. Bu davet tüm insanlaraydı. Fakat biz insanlar, bu ilahi davetin kıymetini hakkıyla takdir edemedik. Tabiatın dengesini bozduk. Nihayet dünyayı kendi ellerimizle felaketlerin eşiğine getirdik. Açıkça ifade edelim ki bu hepimizin ortak vebalidir. Hangi dine mensup olursa olsun her vicdan sahibi insanın sürüklendiği bunalım karşısında, insanlık ağır yük altında kalmıştır. Rabbimizi unutarak konuşanlar kadar, onun adına konuşanlar, tanrı edasına bürünenler, konuşulması gereken yerde susanlar hep birlikte bu cürme ortak olmuşlardır.

Değerli misafirimiz, dünyamız bugün açlığın, hukuk ihlallerinin, kadın çocuk ticareti dahil kirli ticaretlerin, savaş ve insanlık suçlarının pençesindedir. Bütün bunlar olup dururken hangi insaf sahibi yürek masum olduğunu iddia edebilir? Aslında modern zamanların esas felaketi küreselleşmiş çıkarların halkları maddeperestlere mahkûm etmesidir. Her biri insanlığa bahşedilmiş ilahi nimetler olan doğal kaynaklarımız, nice masum insanın hayatına mal olmaktadır.

"BU KIYIMI ŞİDDETLE REDDEDİYORUZ"

Suriye'de Irak'ta Arakan'da Orta Afrika'da Somali'de Müslüman toplumların tüm birikimleri hunharca yok ediliyor. Özellikle Müslüman coğrafyalarda şiddet sarmalı insanlığı ayaklar altına almakta, kendi dininden olsun, başka dinden olsun herkes büyük acılar yaşamaktadır. Şunu açıklıkla ifade etmek isterim ki, bir barış çağrısı olan İslam'ın mesajına aykırı yola saparak şiddet saçanlar, adları ne olursa olsun Allah'a isyan halindedirler. İnsan insana muhtaçtır ve emanettir. İnsan insanın kurdu değil yurdudur. Bu emanete sahip çıkmamak kabul edilemez bir aşırılıktır. Müslümanlar olarak böylesi bir kıyımı şiddetle reddediyoruz.

"MÜSLÜMANLIĞA SAYGISIZLIK EDİLİYOR"

Dünyanın geleceği için hayra yoramayacağımız bir başka husus ise, küresel medyanın yeni bir ırkçılık çeşidi olan Müslüman karşıtı söylemlerle dehşet senaryoları yaymasıdır. Bu yolla sadece İslam aşağılanmıyor, yeryüzünde yaşayan insanların aklı selimine saygısızlık ediliyor. Anti semitizm tarihin sayfalarını nasıl utanç olarak kirlettiyse, Müslüman karşıtlığı da kirli sayfalar eklemekten başka netice vermeyecektir. İnanmak istiyoruz ki, bütün insan kardeşlerimiz, izan ve vicdan sahibidirler. Akıllarını aşağılamaya kalkan senaryolara aldanmayacaklardır.

Bu kadim coğrafya; inanç, din ve millet ayırmaksızın tüm insanlar için güven yurduydu. Hukuk ve adalet birikimine, medeniyetine burada hep sahip çıkıldı. Mescitleri olduğu kadar kiliseleri de dokunulmaz saydı.

Her gün bu yolculuğa çıkanlar menzillere varamadan cesetleri Akdeniz kıyılarına vurmaktadır. Bütün bu konularda dini kurumlara büyük görevler düşmektedir. Sorumlulukları sadece ölenlerin cenaze törenlerini icra etmek olmamalıdır. Din insana hayat verir, insanı ölüme terk etmeyi değil huzurla yaşamayı murad eder. Dini kurumlar da her konuda bir çaba içinde olmalıdır. Tüm dini yapıların erdemliliği esas alan bir çalışma içinde olması hayati derecede önem arz etmektedir.

"KUDÜS MUKADDES BİR MERKEZ OLMALIDIR"

İnsanlık adına; uyuşturucudan alkolizme, açlıktan sokak çocuklarına, nefretten çatışmaya, çevre sorunlarından dünyanın ekolojik dengesinin bozulmasına ortak çalışma yapılması elzemdir. Birbirini ötekileştirme çabaları arasında, birlikte yaşama ahlakı konusunda bir arayış içinde olmaları gerektirir. Kudüs, bir çatışma alanı değil dün olduğu gibi bugün de birlikte yaşama hukukunun kriterlerinin oluşmasına ilham veren mukaddes bir merkez olmalıdır.

Bugün peygamberlerin getirdiği kutlu mesajlarına her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulmaktadır. Bugün yeryüzünün tüm sakinleri, mazlumları, göçmenleri Hazreti Musa'nın şu sözünü duymak istiyor 'Yabancıya baskı yapmayacaksınız. Yabancılığın ne olduğunu bilirsiniz. Çünkü siz de Mısır'da yabancıydınız.'

"HAZRETİ İSA'NIN ADALETİ"

Hazreti İsa'nın adaletini duymak istiyor "İşte, benim seçtiğim kulum, canımın hoşnut olduğu sevgili kulum. Ruhumu O'nun üzerine koyacağım, O da adaleti uluslara ilan edecek. Çekişip bağırmayacak, yollarda kimse O'nun sesini duymayacak. Ezilmiş kamışı kırmayacak, tüten fitili söndürmeyecek ve sonunda adaleti zafere ulaştıracak."

Bugün bütün dünya Hazreti Muhammed'in şu sözünü hatırlıyor, "Ey iman edenler Allah için adaleti tesis edin ve siz öncülük edin. Bir topluluğa karşı duyduğunuz kin, sizi adaletten saptırmasın, adil davranın, bu Allah'a karşı sorumluluk bilinci duymaya en yakın olan davranıştır. Ve yolunuzu Allah'ın kitabıyla bulmaya çalışın. Şüphesiz Allah yapmakta olduklarınızdan haberi olandır.

Papa'nın açıklamalarından satırbaşları ise şöyle:

"Papaların görevi gereği, farklı ülkelere gittiğinde diğer dinlerin temsilcilerini de ziyaret ederler. Diyalog kurmak olmayınca bir Papa'nın ziyareti gerçekleşmemiş olur. Ben de seleflerim gibi bunu amaçlıyorum. Bu yüzden 2006'da bu aynı yerde gerçekleştirdiği buluşmayı da hatırlatmaktan memnuniyet duyuyorum.

"ORTADOĞU'DAKİ DURUM ÇOK TRAJİK"

Ortadoğu'daki durum Suriye ve Irak'ta çok trajiktir. Çatışmalardan dolayı herkes acı çekmekte, insanî durum da dehşet vermektedir. Bebekler, anneler, yaşlılar göçmek zorunda kalmaktadır. Her türlü şiddeti kast ediyorum bunu söylerken. Aşırı ve köktenci bir grup sebebiyle, insanlık dışı şiddete bütünüyle maruz kalmış, acı çeken toplulukların durumu da özel bir kaygı kaynağıdır.

İnsan hayatı yaradan Allah'ın armağanıdır. Her şeye kadir olan sadece hayatın ve barışın tanrısıdır. Dünya ona tapınan herkesten, etnik dini kültürel ideolojik farklılıklar olsa da kardeş olarak yaşamalarını beklemektedir. Uygun çözümler bulmak üzere ortak çalışmaların izlenmesi gerektirir. Herkesin işbirliğinin gerektirdiği kaçınılmazdır.

"TÜRK HALKINA DUYDUĞUM TAKDİR..."

Bizler Müslümanlar ve Hıristiyanlar olarak paha biçilmez ruhani hazinelerin emanetçisiyiz. Kendi geleneklerimize göre yaşasak da ortak öğeleri biliyoruz. Merhametli tanrıya ihanet, atamız İbrahim'e uymak, dua etmek, oruç tutmak. İçtenlikle yaşanan bu öğeler hayatı değiştirebilir.

İnsan varlığının kutsallığının her iki tarafça da tanınması, ortak bir merhamet dayanışma yardımlaşma gerektirir. Bu bağlamda çatışmaların etkisindeki ülkelerinden kaçan yüz binlerce insana yönelik yaptıklarından dolayı Müslüman ve Hıristiyan bütün Türk halkına duyduğum takdiri ifade etmek isterim.

"SİZİN ADINIZA DAHA FAZLA DUA EDECEĞİM"

Bu başkalarına hizmet için birlikte nasıl çalışılacağına somut bir örnektir. Cesaret ve destek için bir örnektir. Diyanet İşleri Başkanlığı'yla, papalık dinler arası komisyon arasındaki işbirliğini memnuniyetle öğrenmiş bulunuyorum. Umuyorum ki çalışmalarına devam ederler.

Sayın Başkan... Yüreğimi sevinçle dolduran bu görüşme için size ve çalışma arkadaşlarınıza şükranlarımı ifade etmek istiyorum. Her birinize yüklenmiş bulunduğum hizmet için, dualarınız nedeniyle minnettarım. Ben de kendi adıma sizin adınıza daha fazla dua edeceğimi belirtiyorum. Tanrı hepinizi kutsasın."

Diyanet İşler Başkanı Papa\'ya "Aziz" Demedi
Kaynak: Haberler.Com

Son Dakika Güncel Diyanet İşler Başkanı Papa'ya 'Aziz' Demedi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    Yorumlar (19)

  • KURAN: '' ALLAH KATINDA TEK DİN İSLAMDIR. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . '' 9 3 Yanıtla
  • PAPA: NE FARK EDER HA AZİİİİZ HA DEĞERLİİİİİ. YAZIKLAR OLSUUUUN. . . . MAİDE SURESİ 51. AYETİ OKUSUN !!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!! 11 0 Yanıtla
  • ergün sp mg: bu adamın ne işi var müslüman türkiyede defolsun israile uşaklık yaptığı yere 7 2 Yanıtla
  • y.selim: siz allahdan dahamı akıllısınız ki . dinlere saygı duymuyorsunuz her dini allah yapdı yüce kurandada bunu tastik etdi apdallar dua ederken gelmiş gecmiş peyganberleri anarak dua edilir 5 4 Yanıtla
  • ada: AZİZ OLAN ALLAH'TIR. DEMEZ TABİİ 6 2 Yanıtla
  • ALİ: İSLAM DİNİ KİMSENİN TEKELİNDE DEĞİL. BEN BÖYLE YAHUDİ YE İLTİFATLARDA BULUNAN DİYANET İŞLERİ BAŞKANINI TANIMIYORUM, İNANMIYORUM!ALLAH KATINDA TEK DİN İSLAMDIR DESENEEE. . . . . 6 2 Yanıtla
  • urfalı: Yaratılanı yaratandan ötürü severiz.keşke bu sevgiyi yöneticiler kendi vatandaşların ada gösterse.bu davet nerden çıktı.dünyaya sarayı gösteri yoruz.yazık papa ile el ele kol kola 5 2 Yanıtla
  • Remzi yardir: Aziz yildirima herkes aziz diyo ama 5 1 Yanıtla
  • aaa: aman çok önemli 1 4 Yanıtla
  • Voyagercarrabien@yahoo. com: Nasil da masum oturmus ...: helaaaaallllll ezin saklabanlari , Almanca da biliyormus , irkciligin , sinsi-kallesligin, dost gorunup adam satmanin dilini bilmez ise olmaz tabii..., Yorum: Grup ANKA 2 2 Yanıtla
  • Tüm yorumlar için tıklayınız

Advertisement