AİHM'nin Cemevi Kararı - Son Dakika
Güncel

AİHM'nin Cemevi Kararı

CEM Vakfı Başkanı Doğan: "Alevilere dini temelde ayrımcılık yapıldığını hüküm altına almıştır.

10.12.2014 17:11
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

CEM Vakfı Başkanı İzzettin Doğan, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) cemevi kararını, "Alevilere dini temelde ayrımcılık yapıldığını hüküm altına almıştır. Eğer dini temelde bugün hala insanlar arasında ayrım yapılıyorsa ve o ayrım ülkenizdeki milyonlarca insana uygulanıyorsa bu, üzerinde düşünülecek ve hızla giderilmesi gereken büyük bir yönetim hatasıdır" şeklinde değerlendirdi.

CEM Vakfı Yenibosna Cemevi'nde düzenlenen toplantıda, AİHM'nin Alevilik ve Aleviliğin inançlarının uygulandığı mekanın hukuki statüsüne yönelik çok önemli bir karar verdiğini dile getiren Doğan, kararın Türkiye'de, Azerbaycan'da, Kazakistan'da, Türkmenistan'da, Kırgızistan'da, Özbekistan'ın önemli bölümünde ve Balkanlar'da Makedonya'da, Arnavutluk'ta, Yunanistan'ın batı kıyısında, Bulgaristan'da, Romanya'da yaşanan Alevi İslam düşüncesini benimseyenlere bayram yaşattığını ifade etti ve "Hepinizin huzurunda AİHM'nin önünde saygıyla eğiliyorum" dedi.

Doğan, yargıçların mesleki bilgileri ve gelenekleri gereği Aleviliği birçok kaynaktan öğrenmeye çalışarak kararı ortaya çıkartmasının, hukuk tarihinde önemli bir evreyi ifade ettiğine değindi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde Feshane'deki bir iftarda halkın önünde "Alevilikle ilgili bilgileri ders kitaplarına koyacağı" sözünü verdiğini dile getiren Doğan, "Meşgaleleri sebebiyle belki de yeterince ilgilenemediği için ancak çok yapay bir biçimde o sözlerin yerine getirilmesini sağlamıştır, Alevilik ders kitaplarında 103 sayfayla yer almaya başlamıştır. Kısmi bir başarı sağlandı fakat diğer konularda özellikle cemevleri ve yurttaşların yasalar önündeki eşitliği konusunda fazla bir gelişme sağlanamadı" diye konuştu.

Doğan, AİHM'nin din dersleri konusunda açılan davayla ilgili kararında da CEM Vakfı'nı haklı gördüğünü ve "din dersleri müfredatının yeniden gözden geçirilerek, bilgiler tarafsız ve yansız, teorik biçimdeki bilgiler olarak tüm çocuklara ders kitaplarında verilmesi gerekir" dediğini aktardı.

Cemevlerinin hukuki statüsü ve camilerle hukuk önünde aynı haklara sahip olmasını isteyen yaklaşımlarına ve cemevlerinin Alevilerin inanç merkezi olarak kabul edilmesi taleplerine hükümetlerin yanıt vermeye cesaret edemediğini söyleyen Doğan, şöyle devam etti:

"Bunların içinde zaman zaman konuştuğum cumhurbaşkanları, başbakanlar oldu. Kendileriyle konuşarak, onları ikna ederek, barışçı bir çözüme ve toplumu herhangi bir kargaşaya sokmadan gerçekleştirmeye çalıştık. Siyaseten atlatmaca cevapların dışında içlerinde bir ya da iki kişi çok sade bir biçimde 'Alevi meselesini eğer gündemimize taşırsak, Sünni kesimden pek oy alamayız' demişlerdir. Buna bir hakkın teslimi, adaletin gerçekleştirilmesi olarak bakmamışlardır. Toplumsal barışın sağlanması, çocuklarımızın birbirini doğru tanımaları, tanıyarak birbirlerini sevmelerini sağlayacak bir sonucu hedef almak, yani devlet adamlığının gereği olan şeyi yapmak yerine, ucuz politikacılığı hep tercih etmişlerdir."

"Bir hükümet için çok ağır bir sonuçtur"

Doğan, AİHM kararının henüz kesinleşmediğini ancak oy birliğiyle alındığını hatırlatarak, "Bunun temyiz merci bir üst dairedir. O dairenin de bugüne kadar oy birliğiyle alınan kararları bozduğu pek görülmemiştir. Ümit ediyorum ki bu karar onaylanacak ve bu da böylece kesinleşecektir. Alevilere dini temelde ayrımcılık yapıldığı hüküm altına almıştır. Bu çok önemli bir sonuçtur. Bir hükümet için çok ağır bir sonuçtur. Eğer dini temelde bugün hala insanlar arasında ayrım yapılıyorsa ve o ayrım ülkenizdeki milyonlarca insana uygulanıyorsa bu, üzerinde düşünülecek ve hızla giderilmesi gereken büyük bir yönetim hatasıdır" diye konuştu.

Divanda, "Eğer ibadethaneler hakkında özel bir uygulamaya gidilecekse, bu tüm inançları kapsamalı ve ayrımcılık yapılmamalıdır" denildiğini ve bunun "Camiyi İslam'ın tek ibadethanesi sayıyorum, İslam'da başka mabet yoktur" görüşünü ortadan kaldırdığını söyleyen Doğan, kendilerinin ayrıcalık değil eşit muamele istediklerinin altını çizdi.

Doğan, hüküm fıkrasında çok açık biçimde "Cemevleri ibadethanedir" denildiğine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Böylece yüzyıllardır devam eden bu farklı yaklaşımlar, birbirini hırpalamak için kullanılan deyimlere de divan bu kararıyla son vermiş oluyor. Alevilerin cemevleri, Alevilerin ibadethanesidir. Kararda 'Şu dinin esaslarına göre şu yer ibadethane sayılır' demiyor. İbadethane kavramını tanımlarken dinden soyutluyor. AİHM'nin literatürüne, söylemlerine mabet, ibadethane olarak cemevi girmiş bulunmaktadır. Kararda 'Türk hükümeti, tanınmış ibadethanelerle, kiliseler, sinagoglar, camilerle cemevleri arasındaki ayrımcılığı meşru kılacak hiçbir kanıt sunamamıştır' diyor."

Türkiye'yi yönetenlerin AİHM'nin kararlarına saygılı olması gerektiğini belirten Doğan, şunları söyledi:

"Sonra Avrupa'da bir yere çıkamazlar. 'Bunlar hukuktan anlamayan geride kalmış devlet modelleridir' derler ve sizi tahkir ederler. Türkiye'nin bunu hak ettiği kanısında değilim. Bu iktidar, birçok eleştirilecek yanına rağmen özellikle Aleviler açısından, Alevilere ayrımcı bir muamele yaptığı artık uluslararası bir mahkemece hüküm altına alınmış bir hükümet, Alevilere karşı daha hassas olmak zorundadır, daha ciddi, daha samimi olmak zorundadır. Sadece dede eli öpmek yetmiyor sevgili Başbakan. Tavırlarınızı çok sempatik bulduk, sevgiyle karşılıyoruz ama bilin ki Aleviler bunlarla artık yetinmiyor. Lütfen devlet olarak mahkeme kararının gereklerini yerine getirin, biz de size yardımcı oluruz. Amacımız kavga değildir." - İstanbul

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel AİHM'nin Cemevi Kararı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement