AK Parti Milletvekili Çonkar: "Terörle Göz Açtırmayacak Bir Mücadeleyi Devam Ettireceğiz"

AK Parti Milletvekili Ahmet Berat Çonkar, 7 Haziran seçimlerinden sonra PKK ve HDP'nin bir takım senaryolar içerisinde yer aldığını belirterek, "Bu açıdan bundan sonra bu yaşadığımız olayları da tabii ki hesaba da katarak, terörle tam bir mücadele, gözü açtırmayacak bir mücadeleyi devam ettireceğiz, aynı zamanda da toplumumuzun bütün kesimlerini tatmin edecek bir anlayış içerisinde de barışı ve huzuru sağlamaya gayret edeceğiz" dedi.

AK Parti Milletvekili ve İstanbul 1. Bölge Milletvekili adayı Ahmet Berat Çonkar, Tuzla Orhanlı'da bulunan fabrikaları ziyaret etti. Fabrikaları dolaşarak bilgi alan Çonkar, daha sonra işçilerle bir araya geldi. Burada bir konuşma yapan Çonkar, "Bizim AK Parti olarak temel politikamız; tarihimizden gelen ve kendi değerlerimizden aldığı gücü bizim millet olarak potansiyelimizle birleştirerek, çevre ülkelere, özellikle dost coğrafyalara, kardeş coğrafyalara ulaşarak, oralarla daha fazla entegre olarak Türkiye'nin etkinliğini, gücünü arttırmak üzere bir politikadır. Bu alanda da aslında çok önemli atılımlar yaptık. Dış politika alanında pek çok ülke ile ortak kabine toplantıları, vizesiz seyahat, onun dışında uluslararası ekonomik anlaşmalar ve serbest ticaret anlaşmaları üzerinde, Türkiye'nin nüfuzunu, etkisini arttıran önemli bir hamle dönemine girdik" dedi. Bu durumdan bazı küresel güçlerin rahatsız olduğuna değinen Çonkar, "Bu süreç içindeki tabii Türkiye'nin nüfuzunun artmasından rahatsız olan küresel güç odakları ve bölgesel aktörler, bizi zamanla kendileri için bir tehdit olarak algılamaya başladılar. Özellikle Gezi olayları ile başlayan süreçten sonra Türkiye'yi istikrarsızlaştırmak, Türkiye'yi zayıflatmak, Türkiye'de kamplaşmalar yaratarak Türkiye'nin gücünü içeride tüketme yönünde önemli bir süreci başlattılar" diye konuştu.

"TERÖRLE GÖZ AÇTIRMAYACAK BİR MÜCADELEYİ DEVAM ETTİRECEĞİZ"

Konuşmasının ardından işçilerin sorularını yanıtlayan Çonkar, çözüm süreci ile ilgili bir soruya, "Tamamen silahların gömülmesi, Türkiye'ye karşı bundan böyle, terörün, şiddetin, silahlı mücadelenin tamamı ile bitirilmesi yönünde bir gayret ve çaba sarf edildi. Fakat bunun yürütülüşü ile ilgili elbette ki farklı stratejiler geliştirilebilir. Sadece örgütün veya o tabanın muhatap alınması sorunlu bir konu olarak değerlendirilebilir ki şu an geldiğimiz noktada biz bütün toplumsal kesimleri, özellikle Kürt kardeşlerimiz içerisindeki bütün farklı unsurları muhatap görerek, topluma entegre edebileceğimiz bir çözüm sürecinin daha doğru olduğu noktasındayız" şeklinde cevap verdi. Çonkar sözlerini şöyle sürdürdü: "Yani burada bir değerlendirme yapıyoruz. Bu uygulanmış olan strateji, özellikle Suriye'de yaşanan hadiseler, Irak'ta yaşanan hadiseler. Konjonktürün ve uluslararası güçlerin orada bir Kürt devletinin veya bir kantonun oluşturulması noktasında vermiş olduğu desteklerle birlikte farklı bir alana doğru seyretmeye başladı. Yani dikkat ederseniz Gezi olayları sonrası Suriye'deki parçalanma ve oradaki Kürtlerin bir anlamda uluslararası destek de alarak kantonlaşması, bir devletleşme süreci içerisine girmeleri ile burada PKK'nın, HDP'nin konumları ve tutumlarında da değişiklikler yaşandı. Başta verdikleri sözleri tutmamaya başladılar. Farklı bir takım senaryoların içerisine girmeye başladılar. Bu dinamik bir süreç, zor bir süreç. Bu açıdan bundan sonra bu yaşadığımız olayları da tabii ki hesaba da katarak, terörle tam bir mücadele, gözü açtırmayacak bir mücadeleyi devam ettireceğiz, aynı zamanda da toplumumuzun bütün kesimlerini tatmin edecek bir anlayış içerisinde de barışı ve huzuru sağlamaya gayret edeceğiz."

"MECLİS AÇILDIKTAN SONRA FEZLEKELERİN İŞLEME KONULACAĞINI DÜŞÜNÜYORUM"

İşçilerden birinin, PKK'yı destekleyen HDP'li milletvekilleri ile ilgili sorduğu bir soruya ise Çonkar, "Söylemiş olduğunuz milletvekilleri ile alakalı, suç unsuru içeren bütün eylemleri, bir fezleke olarak Meclise geliyor. Meclis açıldığı zaman bunların dokunulmazlıklarının kaldırılması ile ilgili Meclis'in bir karar alması lazım. O karar alındığı zaman onlar yargıya teslim ediliyor, yargı süreci başlıyor. Böyle anayasal bir sistem var Türkiye'de. Bunu işletmek durumundayız. Meclis açıldıktan sonra ben bütün o fezlekelerin işleme konulacağını düşünüyorum. Konulması gerekiyor. Hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü olamaz. Bu noktada, yargının gerekeni yapması gerekiyor. Gerekli yargılamayı ve gerekiyorsa da cezalandırılmalarını uygulaması lazım. Hukukun herkese adil bir şekilde uygulanması gerekir. Devletin ve milletin düzeni için özellikle teröre karşı tamamen tavizsiz hareket edilmesi gerekir, daha hassas hareket edilmesi gerekir" şeklinde cevap verdi. - İSTANBUL