Türkiye-Almanya Sosyal Güvenlik Sözleşmesi'nin 50'nci Yılı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Serhat Ayrım, Türkiye ile Almanya arasında 1964'de imzalanan Sosyal Güvenlik Sözleşmesi sayesinde bugün yüz binlerce vatandaşın emekli olabilmesinin önünün açıldığını ve sağlık yardımlarından kendi ülkesindeki gibi yararlanmalarının sağlandığını bildirdi.

Türkiye-Almanya Sosyal Güvenlik Sözleşmesi'nin 50'nci yılı kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK), Ankara Üniversitesi ve Ziraat Bankasının katkılarıyla bir otelde konferans düzenlendi.

Müsteşarı Yardımcısı Ayrım, programın açılışında, Almanya ile Türkiye arasındaki mutabakatla 1961'de Türkiye'den Almanya'ya iş göçünün başladığını anımsatarak, o yıllarda bu göçün sosyal ve siyasal sonuçlarının bugünkü seviyeye geleceğini kimsenin tahmin bile edemediğini söyledi.

Almanya'ya giden ilk işçilerin çoğunun o dönem birkaç yıl yurt dışında çalıştıktan sonra Türkiye'ye dönmeyi planladığına anlatan Ayrım, "Bundan dolayı o dönem bu işçilerimiz için sağlık sigortası, emeklilik aylığı, sosyal yardımlar gibi unsurlar çok geri plandaydı. Türkiye, sosyal devlet olmanın gereğiyle Federal Almanya ile müzakerelerde bulunmuş ve neticede iki ülke arasında sosyal güvenlik anlaşması imzalandı. Böylece sayıları bugün yüz binleri geçen vatandaşlarımızın emekli olabilmelerinin önü açılmış, sağlık yardımlarından sanki kendi ülkesinde yaşıyormuş gibi yararlanmaları sağlanmıştır" diye konuştu.

Yaklaşık 6 milyon vatandaşın dünyanın farklı ülkelerinde yaşadığını ama bu ülkeler arasında Almanya'nın köklü ilişkiler sayesinde yerinin çok ayrı olduğunu vurgulayan Ayrım, şunları kaydetti:

"Bugün Almanya'da yaşayan milyonlarca insanımız var. Bunun yanında ülkemize yerleşmiş on binlerce Alman vatandaşı da bulunuyor. Türkiye olarak bu kadar çok kişinin her ülkede kazandıkları sosyal güvenlik haklarını korumak için kurumsal yapılar oluşturduk. Bakanlık olarak vatandaşlarımızın karşılaştıkları sorunlara yerinde yardımcı olmak için yurt dışı teşkilatı kurduk. Temelleri 1960'lı yıllarda atılan bu yapılar aradan geçen 50 yılı aşkın sürede muhatap ülkelerin dillerini bilen, o ülkelerin sosyal güvenlik mevzuatına hakim, yasal değişikliklerin izlendiği birimler haline geldi."

"İşbirliğinin nice yıllara ulaşmasını temenni ediyorum"

SGK Başkan Vekili Cevdet Ceylan da Türkiye'deki hemen hemen her ailenin Almanya'da yaşayan bir akrabası ya da tanıdığının bulunduğunu belirterek, kendi amcasının da Almanya'ya çalışmak için gittiğini ve emekli olup Türkiye'ye döndüğünü söyledi.

İş gücünün başladığı 1961'den itibaren Almanya ile Türkiye arasında ilişkilerin her alanda geliştirildiğini ifade eden Ceylan, "Bugün yaptığımız çalışmalarla da iki ülke arasında sosyal güvenlik alanındaki işbirliğini daha ileri seviyelere taşıyacak çalışmalar yürütüyoruz. Türkiye-Almanya Sosyal Güvenlik Sözleşmesi bizim için önemli, ülkemiz için önemli. Bu işbirliğinin nice yıllara ulaşmasını temenni ediyorum" dedi.

Almanya Federal Çalışma ve Sosyal İşler Bakanlığı Dış İlişkiler Genel Müdür Yardımcısı Wolfgang Heller ise iki ülke arasındaki Sosyal Güvenlik Sözleşmesi'nin tarihi bir nitelikte olduğunu söyledi.

Sözleşmenin işçi göçüyle gelenlerin Almanya'ya entegrasyonuna katkı sağladığını ifade eden Heller, bunun olumlu sonuçlarının bugün hissedildiğini dile getirdi.

İki ülke arasındaki işbirliğinin Suriyeli sığınmacıların durumunun iyileştirilmesi için de söz konusu olabileceğini vurgulayan Heller, G20 ev sahipliğini Türkiye'nin başarıyla yürüttüğünü sözlerine ekledi.

Konuşmaların ardından program, akademisyenlerin konuşmalarıyla devam etti.