Tekrar BDP Milletvekillerinden Operasyon Açıklaması

Bdp Milletvekili Ertuğrul Kürkçü :

( Genelkurmay'ın Yazılı Açıklaması ) " Genelkurmayın açıklamasından olayın bir kaza ya da yanlış anlamadan doğmadığını doğrudan doğruya sınır bölgesinde hedef gözetmeksizin ve kimlik ayırt etmeksizin yapılan bir saldırı sonucunda köylülerin hayatlarını kaybettiklerini anlıyoruz "

BDP Milletvekili Sebahat Tuncel:

( Kimyasal Silah İddiası )" Türkiye'de henüz bu konuda bir açıklama yapılmadı.Cenazeler tanınmıyor yanmış siyah durumda. Bunu Türkiye'de hükümetin açıklaması lazım. Genelkurmay ' Bizde kimyasal silah yok. Kullanmıyoruz 'diye ifade etti ama bu konuda bağımsız bir heyetin araştırmasına da izin vermedi. Bu konuda da yerelde de öyle birşey var. Ölüm şekli üzerinden böyle bir değerlendirme yapılıyor "

Halkların Demokratik Kongresi Yürütme Kurulu, BDP milletvekilleri Sebahat Tuncel, Ertuğrul Kürkçü ve Levent Tüzel, İstanbul Tabip Odası Başkanı Gençay Gürsoy ve gazeteci Nuray Mert'in de katıldığı bir basın toplantısı düzenledi. İstanbul Tabip Odasında düzenlenen basın toplantısında Irak sınırının Haftanin bölgesinde Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yürütülen hava operasyonuna değinildi.

" SİVİLLERİ KATLEDEN BİR OPERASYON OLDUĞUNUN ALTINI ÇİZMEK İSTİYORUZ "

Konuyla ilgili olarak konuşan BDP miletvekili Ertuğrul Kürkçü, " Biz Genelkurmay'ın açıklamasını da dİkkatle inceledikten sonra, bu olayın sorumluluğunun doğrudan doğruya hükümette olduğundan herhangi bir biçimde kuşku duymadığımızı belirtmek istiyoruz. Gerek İçişleri Bakanı gerek Başbakan doğrudan doğruya bu operasyonların siyasi sorumluluğunu üstlenmiş olan Beşir Atalay'ın açıklamaları KCK operasyonları adı altında Türkiye'nin Irak sınırından Kapıkule sınırına kadar bütün Türkiye üzerinde sürdürülen operasyonların ister askeri ister siyasi ister kırda ister kentte yapılsın tamamının hükümetin kontrolünde gözetiminde olduğuna dair çok sayıda açıklama işittik. O yüzden bu operasyonun da sivilleri katleden bir operasyon olduğunu ve doğrudan doğruya hükümetin sorumluluğu olduğunun altını çizmek istiyoruz " dedi. Kürkçü Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamaya da değinerek, "Genelkurmayın açıklamasından olayın bir kaza ya da yanlış anlamadan doğmadığını doğrudan doğruya sınır bölgesinde hedef gözetmeksizin ve kimlik ayırt etmeksizin yapılan bir saldırı sonucunda köylülerin hayatlarını kaybettiklerini anlıyoruz " dedi.

" BU DA 'DİĞER ÖLÜMLER GİBİ BİR ÖLÜMDÜR' DİYEREK BİR KENARA KOYMAYACAĞIZ "

Kürkçü, " Sonuç olarak bu operasyonda hayatlarını kaybedenler için herhangi bir biçimde Genelkurmay'ın özür dilemeyeceğini anlamış bulunuyoruz..... Aslında Türkiye'de olan herşeyin muhatabı olması gereken hükümet ortalarda gözükmemektedir" dedi. Kürkçü konuşmasının sonunda ilginç bir benzetme de yaptı. Kürkçü, " Dersim'i araştırırsa bu köydekini yapmaması gerekirdi. Aslında bu onun küçük ölçekli bir tekrarından ibaret. Aynı hırs, aynı insan öldürme tutkusu, ayı gözdağı, aynı insan öldürme hevesi, aynı acımasızlık birbirini bunu yapan ötekini araştıramaz. Siyasi hasmına karşı bunu bir koz olarak kullanıyor. SanıRım bunların hepsini yapma işi yeni bir siyasi güce ihtiyaç gösteriyor. Ben hükümetten bu konuda hiçbir hamiyet göremeyeceğimizi düşünüyorum " dedi.

TUNCEL'DEN KİMYASAL SİLAH SORUSU

BDP İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, " Bir kez daha Türkiye oturup bu sorunu nasıl çözeceğini, ölmek ve öldürmek üzerinden yapılan siyasetin Türkiye'yi her gün başka bir krize sürüklediğinin görülmesi gerekiyor. Başbakan Tayyip Erdoğan her gün Beşar Esad'ın muhaliflere karşı yaptığı baskıyı hatırlatıyor. Doğru yapıyor. Katliamları onaylamak mümkün değil. Kendi ülkesine geldiğinde toplumsal muhalefetin sesini keserek, 30 yılı aşkın Türkiye'nin temel gündemi olan Kürt sorununu çözme konusunda bir irade yok. En son İdris Naim Şahin'in sözleri bir gerçeği ifade ediyor. AKP'nin gerçek düşüncesi ve zihniyetini ifade ediyor. Bülent Arınç ve Beşir Atalay'ın sözleri de bu gerçeği gizlemeye yönelik bir çabadır. Maske düşmüştür artık gerçek gizlenmiyor " diye konuştu. Tuncel ayrıca, "Türkiye'de henüz bu konuda bir açıklama yapılmadı.Cenazeler tanınmıyor yanmış siyah durumda. Bunu Türkiye'de hükümetin açıklaması lazım. Genelkurmay ' Bizde kimyasal silah yok. Kullanmıyoruz 'diye ifade etti ama bu konuda bağımsız bir heyetin araştırmaısına da izin vermedi. Bu konuda da yerelde de öyle birşey var. Ölüm şekli üzerinden böyle bir değerlendirme yapılıyor " diye konuştu. BDP Milletvekili Levent Tüzel ise, " Öncelikle bu Şırnak Uludere'de yaşanan bir insanlık dramı. Sivil, genç, köylülerin katledilmesi ortada yanlış olan bir şeyin olduğunu bir kez daha gösterdi. Hükümetin terörle mücadele dediği politikanın ne kadar yanlış olduğunu, zarar verici olduğunu ve çözümsüz olduğunu göstermiştir " dedi. Tüzel, Bu tabii birinci dereceden İçişleri Bakanı'nın, Başbakan'ın, Milli Güvenlik Kurulu'nun ( MGK ) bilgisi dahilinde olan şeylerdir.Yanlışlıkla özür dilemeyle ya da uzun yıllara yayılacak soruşturmalarla üzeri örtülecek kapatılacak şeyler değil. Yılın son günlerinde yeni bir yıl ve barışı beklediğimiz günlerde böylesi bir haber bundan sonra olabileceklere dair de son derece olumsuz bir tablo ortaya koymaktadır " diye konuştu.