Tanrıkulu: Çocukların Ölümünden AKP Hükümeti Sorumludur

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, çocukların biber gazı kullanımı nedeniyle ölümünden AKP hükümetinin ve biber gazının sağlığa zararlı olmadığını ileri süren yetkililerin sorumlu olduğunu belirterek, gazı kullanımının durdurulması çağrısında bulundu.

"ÇOCUKLARIMIZ SAHİPSİZ DEĞİL"

Tanrıkulu, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, temel insan haklarının sistematik olarak saldırı altında bulunduğu bir ortamda, çocukların da baskılardan, yargısız infazlardan nasibini aldığını kaydetti. Tanrıkulu, "Başta çocukların yaşam hakkı olmak üzere her alanda korkunç ihlallerin yaşandığı Türkiye'de, 14 yaşında vurulan ve 15 yaşında yaşamını yitiren Berkin Elvan, hükümetin Gezi'de çocuklara yönelik tutumunu tüm dünyaya gösterdi. Ancak Berkin Elvan'ın anmasına katılan yüzbinlerce yurttaş da, çocukların sahipsiz olmadığını ortaya koydu" dedi.

"ÇOCUKLARIN ÖLÜMÜNDEN AKP SORUMLU"

İçerdiği maddeler kadar kullanılma biçimi de ölüme sebebiyet verebilen biber gazının, AK Parti iktidarının vazgeçilmez baskı aracı haline geldiğini vurgulayan Tanrıkulu, şunları ifade etti:

"2000 yılında 42 ton olan biber gazı ithalatı, 2005-2012 tarihleri arasında 492 tona ulaşmıştır. Okul, kreş, hastane gözetmeksizin her bölgede kullanılan biber gazından kaç çocuğun etkilendiğini bilemiyoruz. Ancak biber gazı kullanımı sebebiyle Enes Ata (8) İsmail Erkek (8) Mahsun Mızrak (17) Doğan Teyboğa ( 13) Umut Furkan Akçil (7) Mehmet Uytun (1,5) Mazlum Akay (11) Berkin Elvan (15) yaşamlarını kaybetmişlerdir. Bu çocukların ölümünden bizzat AKP hükümeti ve biber gazının sağlığa zararlı olmadığını ileri süren tüm yetkililer sorumludur. 23 Nisan vesilesiyle hükümete bir kez daha biber gazı kullanımını bir an önce durdurması çağrısında bulunuyorum.

"23 NİSAN'DA SÖYLEDİKLERİNİN HİÇBİR KIYMETİ YOK"

Tanrıkulu, " Van'ın Gürpınar ilçesine bağlı Çeli mezrasında hastalanan 3 yaşındaki Muharrem Taş sağlık ekiplerinin gitmemesi üzerine hayatını kaybetti. Gündem Çocuk Derneği'ne göre sırf 2013 yılında 633 çocuk, önlenebilir sebepler yüzünden yaşamını yitirdi. Yargısız infazlarla 13 yaşındaki Uğur Kaymaz gibi en az 4 çocuk, 13 yaşındaki Ahmet Yıldız gibi iş cinayetlerinde en az 89 çocuk, 14 yaşındaki Ceylan Önkol gibi kara mayınları ve askeri mühimmat sebebiyle en az beş çocuk, 15 yaşındaki Berkin Elvan gibi toplumsal olaylarda en az 3 çocuk, 9 yaşındaki Mert Aydın gibi şiddet sebebiyle en az 3 çocuk, 3.5 yaşındaki Pamir Dikdik gibi kentsel ve kırsal alanda en az 101 çocuk yaşamını yitirdi. Çocuk yaşta zorla evlendirilen, çalışmaya zorlanan ve emekleri sömürülen, okulda, sokakta, cezaevlerinde şiddete ve işkenceye maruz kalan çocukların temel haklarının korunması öncelikle hükümetin temel görevidir. Bu görevi yerine getirmeyen AKP, çocukların maruz kaldığı her türlü hak ihlalinin birincil sorumlusudur. Dolayısıyla başta Başbakan olmak üzere hükümet yetkililerinin 23 Nisan'da söyleyeceği hiçbir sözün kıymeti yoktur; çünkü biz söze değil, icraata bakıyoruz. Çocukların maruz bırakıldığı bu ağır tablo karşısında hepimizin seferber olması gerekiyor. Çocuklar için yas tutulan değil, bayram yapılan bir Türkiye için herkesin elinden gelen hak mücadelesini yapması sadece bir hak değil, aynı zamanda bir zorunluluktur. Bu vesileyle tüm dünya çocuklarının 23 Nisan'ını kutluyor ve onlar için güzel bir gelecek diliyorum." şeklinde konuştu.