KORONAVİRÜS pandemisi Çin'in
Wuhan kentinden yayılmaya başladıktan sonra büyük bir hızla tüm dünyayı etkisi altına aldı. Şu ana kadar yaklaşık 32 milyon insan virüse yakalanırken 1 milyona yakın insan hayatını kaybetti. Virüsün yarattığı panik ise en az kendisi kadar büyük oldu. Uzmanlar sürekli olarak hastalık belirtilerini internette araştırmanın kaygıyı daha fazla arttırdığını ve bağışıklık sistemini düşürdüğünü belirtti. Gece gündüz hastalıkları internette araştırmak ise hipokondriya denilen hastalık kaygısı bozukluğunun belirtisi. Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Tiryaki araştırmalara göre internette sürekli hastalık aranmasının kaygıları azaltmak yerine daha çok arttırdığını söyledi.
"KAYGI BAĞIŞIKLIĞI OLUMSUZ ETKİLİYOR"Hastalık kaygısı bozukluğu olarak bilinen hipokondriya hastalığında olduğu gibi insanların kendini teskin etmek için internette arama yapmaya başladığını ancak internetteki bilgilerin kaygıyı arttırdığını ifade eden Medicana International
İstanbul Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Ahmet Tiryaki sözlerine şöyle devam etti: "Kaygının doğrudan bağışıklık sistemi üzerinde yük yaratan bir sürü etkisi var.
Koronavirüs riskinin olduğu bu dönemde hastaların bize kaygı artışı ile başvurduğunu görüyoruz. Bunların bir kısmı fobik durumda ve en ufak bir belirti üzerine başvurma ihtiyacı hissediyorlar. İkinci bir grup ise fobik tepki ile başvuruyu erteleyenler. Bu iki grup da sağlık hizmetleri üzerinde bazı olumsuz etkiler doğuruyor. Gecikmiş başvurular daha komplike bir tedaviye ihtiyaç duyarken yersiz başvuru da sağlık sistemi için yük olarak karşımıza çıkıyor."
Koronavirüsün psikiyatrik etkilerine de değinen Prof. Dr. Tiryaki "Belirtilere çok fazla önem vererek kendilerini aşırı korkutmuş durumda olan bir grup var. Bize artmış bir kaygı ile depresyona ve kaçınmaya kadar giden pek çok tepkiler ile bize başvurmaya devam ediyor" dedi.
- İstanbul
Sizin düşünceleriniz neler ?