Anadolu Kadın Hareketi: Tecavüzcülerle İlgili Yargı Süreci Vicdanları Yaralıyor

Anadolu Kadın Hareketi'nin Lideri Birsen Temir, Türkiye'de son 10 yılda uygulanan politikaların kadınları kurban haline getirdiğini ifade ederken, özellikle kız çocuklarını taciz eden veya onlara tecavüz edenlerinin yargılanması sürecinin vicdanları yaraladığını ifade etti.

Temir, son 10 yılda gazete arşivlerine bakıldığında kadınlara yönelik saldırı, şiddet ve tecavüz haberlerinin arttığının görüleceğini ifade ederek, özellikle kız çocuklarını taciz eden veya onlara tecavüz edenlerinin yargılanması sürecinin vicdanları yaraladığını söyledi. Bingöl'de, sanıkların önce serbest bırakıldığını ancak yoğun tepkiler üzerine birinin tutuklandığını anlatan Temir, N.Ç davası olarak bilinen davanın da 10 yıl sürdüğünü hatırlattı. Temir, devlet görevlilerinin karıştığı tecavüz davalarında yargının çok ağır işlediğini, sanıkların bulunmasının yıllar aldığını ve "gönül rızası var" gibi gerekçelerle mağdurların aşağılandığını söyledi.

-TÜRKİYE'DE KADININ ADI YOK-

Sosyal güvenlik, sendikal haklar, kadın istihdamı ve sağlıkta dönüşüm gibi yasal değişikliklerin sonunda uygulanan politikalarla kadınların adeta eve mahküm edildiğini ifade eden Temir, "AB'ye tam üyelik için müzakerelere başlayan Türkiye'de kadının adı yok. Kadınlar çocuk yapma makinesi veya cinsel bir obje olarak görülmeye başlandı. Devlet eliyle yürütülen politikalar sonucu yüzlerce kadının başına gelen hazin öyküleri gazetelerin üçüncü sayfalarından okur olduk" dedi.

-DEVLET GÖREVLİLERİ AŞAĞILIYOR-

Kadınların kıyafetleri yüzünden, içki içtikleri için ya da erkek arkadaşları olduğu için en üst makamlarca aşağılandığı bir dönem yaşandığını anlatan Birsen Temir, "Bu tür söylemler, kadınlar üzerinde şiddet uygulanması ve saldırıları nasıl etkiliyor? Bütün bunların sağlıklı bir şekilde ele alınması gerekir. Kadını bir meta gibi gören zihniyet, onun üzerinde her türlü hakka sahip olduğunu düşünüyor" diye konuştu.

Son yıllarda çocuk yaşta kızlara birden fazla kişinin tecavüz etmesi, töre veya namus cinayetleri diye adlandırılan olayların artmasının uygulanan yanlış politikaların bir sonucu olduğunu ifade eden Temir, "İş yerlerinde kadınlar sigortasız çalıştırılıyor veya erkeklerden daha az maaş alıyorlar. Uygulanan vahşi kapitalizmin kurbanları kadınlar oldu. Kadınlar üretimden çalışma hayatından uzaklaştırılarak eve mahkum edilmeye çalışılıyor. Vahşi kapitaliz, kadın bedenini de sömürü aracı olarak kullanıyor. Kadınlar zorla fuhuşa sürükleniyor" ifadelerini kullandı. - Ankara