Yeni Yargı Reformu Stratejisi - Son Dakika
Güncel

Yeni Yargı Reformu Stratejisi

Başbakan Ahmet Davutoğlu, 1915 Ermeni olaylarına ilişkin Avrupa Parlamentosu'nda (AP) alınan kararı değerlendirirken, "Bu, son dönemde Avrupa'da yükselen İslam ve Türk karşıtlığını da tahrik edecek bir durumdur.

17.04.2015 14:49
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Başbakan Ahmet Davutoğlu, 1915 Ermeni olaylarına ilişkin Avrupa Parlamentosu'nda (AP) alınan kararı değerlendirirken, "Bu, son dönemde Avrupa'da yükselen İslam ve Türk karşıtlığını da tahrik edecek bir durumdur. Mesela artık Türkiye Ermenistan, Türk Ermeni meselesinin ötesine geçmiştir. Avrupa'daki ırkçılığın yeni bir yansımasıdır" dedi.

Davutoğlu, Yeni Yargı Reformu Stratejisi Tanıtım Toplantısı'nın ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

"Hükümetin, bireysel başvuru kararlarından rahatsız olduğu ve bu nedenle yeni düzenlemeye ihtiyaç duyduğu" iddialarının sorulması üzerine Davutoğlu, bireysel başvuru hakkını getiren, savunan ve Anayasaya koyanın AK Parti hükümetleri olduğunu vurguladı.

Bireysel başvurudan herhangi bir şekilde rahatsızlık duymalarının söz konusu olmadığını belirten Davutoğlu, " Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, bütün yüksek mahkemeler aynı zamanda içtihat mahkemeleridir ve yargının içtihat üzerinden yeniden yapılandırılmasını sağlar. Daha ilk aşamada binlerce dosya onların önüne geldiğinde esas işlevini göremez hale gelebilir" şeklinde konuştu.

Davutoğlu, mevcut Anayasa Mahkemesi Başkanı ile de önceki başkanla da konuştuğunu anımsatarak, şöyle konuştu:

"Herkesin 2010 yılından beri yaşadığımız tecrübeden sonra Anayasa Mahkemesi ile ilgili birikimler, onların duydukları rahatsızlıklar bizim değil, rahatsızlıktan kastettiğim görevi yaparken duydukları rahatsızlık değil, ama düşünün ki 30 bini aşkın bireysel başvuru var. Anayasa Mahkemesinin kapasitesi belli. Çünkü Anayasa Mahkemesi ilk aşama mahkemeler gibi bütün dosyalara bakmak için örgütlenmiş bir mahkeme değil. İlk aşamalarda halledilebilecek konular bile Anayasa Mahkemesine kadar götürülüyor ve Anayasa Mahkemesi bu bu sefer gerçek işlevini yapamaz hale gelebiliyor. Dolayısıyla hükümetimizin hiçbir rahatsızlığı yok."

-"Bireysel başvuruyu muhafaza edeceğiz"

Bireysel başvuruyu kendilerinin getirdiğini ve bundan sonra da muhafaza edeceklerini belirten Davutoğlu, Anayasa Mahkemesi'nin bağımsız olarak, kendi başına, bünyesindeki ihtiyaçlarını tespit edip, onlara göre tedbirler aldığını anlattı.

Davutoğlu, burada bir tür filtreleme veya süzgeç mekanizmasının söz konusu olduğunu dile getirdi.

Bireysel başvuruya ilişkin, Anayasa Mahkemesini birincil mahkeme haline getirmesini engelleyecek tarzda, Yüksek Mahkeme bünyesinde yapılan çalışmalar olduğunu kaydeden Davutoğlu, "30 bin dosyayı tasnif edip, şunların bir kısmı zaten ilk mahkemelerin çözeceği meselelerdir, şunların bir kısmı farklı arabuluculukla bile çözülebilecek işler Anayasa Mahkemesine gittiğinde bütün o sistemi tıkıyor" değerlendirmesinde bulundu.

Davutoğlu, bireysel başvuruyu kendilerinin getirdiğini anımsatarak, vatandaşların hakkını ve hukukunu koruyan getirdikleri her sistemi savunduklarını ve savunmaya devam edeceklerini söyledi.

-"AİHM önünde bile bu kadar dosya yok"

Anayasa Mahkemesinin, kendi büyük ve önemli işlevini engelleyecek bir iş yüküyle karşılaşması durumunda, Yüksek Mahkemenin kendi tedbirini aldığını ifade eden Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Bu tedbirler, filtreleme, hani bir süzgeç, tasnif gibi tedbirler, Anayasa Mahkemesinin kendi iç mekanizmaları ile olacak. Biz siyasi olarak hiçbir zaman yapmadık, bundan sonra da yapmayız. Şu dosyaya bakın, bunu böyle yapın, bunu şöyle yapın gibi bir şeyi zaten söz konusu değil, sistem içinde. Yargı bağımsızlığı burada esastır ama yargı da kendisiyle ilgili konularda bu tür tedbirler alır. Bunun bir düzenlemeye ihtiyacı var. 30 bin dosyadan bahsediyoruz. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin önünde bile bu kadar dosya yok. O kadar büyük bir muazzam yapıyla ve 50'yi de aşan ülkeden gelen dosyalar var. Dolayısıyla bu Anayasa Mahkememizi ilgilendiren bir husustur. Onlar da bu görevlerini, misyonlarını en etkin şekilde yapabilecek tedbirleri alırlar."

-1915 olayları ile ilgili iddialar

Başbakan Ahmet Davutoğlu, AP Başkanı Martin Schulz ile yaptığı telefon görüşmesine ilişkin sorular üzerine, "Yüzüncü yıl sebebiyle ki, yüzüncü yılları anarsak çok acılı yüzüncü yıllar herkesin aklına gelir. Maalesef 1915 olaylarının yüzüncü yılında da istismara açık bir çok yerde ve konuyla doğrudan ilişkili olmayan kişi ve kurumlar tarafından açıklamalar yapılıyor" dedi.

Dini otoritelerin görevinin, uluslararası, toplumsal barışı teşvik edici açıklamalar yapmak olduğunu vurgulayan Davutoğlu, "Tarihte kalmış meseleler üzerinden nefret söylemi veya bir kesime karşı bir tavır ortaya koyacak bir yaklaşım benimsemek değildir. Tepkimizi gösterdik" diye konuştu.

-"Nerede Aborjinler, nerede Kızıldereliler?"

Avrupa Parlamentosu'nda alınan kararı da hatırlatan Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Avrupa Parlamentosu, 750 kişilik, bir çok marjinal grubun olduğu, çok az katılımla da kararların çıkabildiği, bu açıdan da açıkçası bu tarz bir çok kararın son derece gayrı ciddi, muhatap alınmayacak kadar gayrı ciddi olduğu bir yapıya sahip. Hele hele son dönem Avrupa Parlamentosu seçimlerinde yaşanan gelişmelerle Avrupa'da ne kadar marjinal grup varsa, ırkçı, İslam karşıtı, Türk karşıtı unsur varsa Avrupa Parlamentosuna girecek imkanlar buldular. Dini bir otoritenin yaptığı bir açıklama ne kadar geçersizse, -ki biz o zaman bütün katolik tarihinin dosyalarını açar ve engizisyon mahkemelerinden kaçanların nasıl ülkemize geldiğini ve burada asırlarca nasıl barış içinde yaşadığını açıp konuşmaya başlarız- Dün Sayın Schulz'a da söyledim, 'eğer Avrupa tarihini açacaksak sömürgecilikte Afrika'da, Asya'da, Avustralya'da neler yapıldığını, otantik kavimlerin nerelere kaybolduğunu...' Nerede Aborjinler, nerede Kızıldereliler, nerede Afrika kabilelerinin bir çoğu? Nasıl yok oldular, tarihten nasıl silindiler? Eğer tutup bunları entelektüel olarak tartışırsak, tartışırız ama siyasal bir baskı haline dönüştürürlerse hiç bir zaman buna taviz vermeyiz. Ben kendisine de bunları ifade ettim."

-"Irkçılığın yeni bir yansıması"

Martin Schulz ile her vesilede yakından görüştüğünü, bu nedenle kendisine bu konuları açık yüreklilikle ifade ettiğini aktaran Başbakan Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Eğer barışa katkıda bulunulacaksa eğer Avrupa kültürü çok kültürlü yapısını koruyacaksa çok dinli yapısını, herhangi bir dini ya da milli gruba karşı, tarihe dayalı olarak nefret sonucu doğuracak kararlar almaması lazım. Bu, son dönemde Avrupa'da yükselen İslam ve Türk karşıtlığını da tahrik edecek bir durumdur. Mesela artık Türkiye Ermenistan, Türk Ermeni meselesinin ötesine geçmiştir. Avrupa'daki ırkçılığın yeni bir yansımasıdır. Avrupa sokaklarında görülen her Türk'ün, her Müslüman'ın bazen IŞİD, bazen başka yol suçlamalarla bir kolektif suçlu gibi görünmesine dönük son derece zarar verici bir çığır açmaya dönük adımlar bunlar."

-"Bin yıl ortak mahallelerde yaşadılar"

Başbakan Davutoğlu, her aşamada 1915 olaylarının acılarını paylaşacaklarını dile getirdiklerini hatırlatarak, Türkler ve Ermenilerin bin yıl, ortak şehirlerde, mahallelerde yaşadıklarını söyledi.

Davutoğlu, "Bizde getto olmadı. Getto Avrupa'nın eseridir. Gettonun olduğu yerde etnik ayrımcılık sonra da soykırım olur. Biz de gettolar olmadı, savaş şartlarında yaşanan olağanüstü acılar oldu" şeklinde konuştu.

Bu konuları kendisinin Dışişleri Bakanı olduğu dönemde de dile getirdiğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da Başbakan iken son derece kapsayıcı bir açıklamayla çağrıda bulunduğunu hatırlatan Davutoğlu, Türkler ile Ermenilerin dünyanın her yerinde barışması, acılarını paylaşması için ne gerekiyorsa yapmaya hazır olduklarını dile getirdi.

Türkiye ile Ermenistan arasında her türlü iyi komşuluk ilişkisinin geliştirilmesine de hazırız olduklarını kaydeden Davutoğlu, şöyle devam etti:

"Ta ki Ermenistan da bizim kendimiz gibi gördüğümüz Azerbaycan ile iyi komşuluk ilişkileri geliştirecek şekilde adımlar atsın. Türkiye ile Ermenistan arasındaki protokolleri Dışişleri Bakanı olarak imzaladım, kendisine de dün şunu söyledim, onların meselesi, şu anda böyle afaki ve son derece ön yargılı kararlar çıkarmak olmamalı. Türkiye ile Ermenistan, Türkler ile Ermeniler arasında o protokoller zemininde nasıl bir dostça ilişki kurulur bunu tartışmalılar. Azerbaycan Ermenistan dosyası nasıl çözülür bu konuda katkıda bulunsunlar. Açıkçası bizi isyan ettiren husus şudur, acı Müslüman'ın, Türk'ün acısıysa unutulsun, yok ama Müslümanlar, Türkler kolektif bir suçla izan edilecekse bu acılar tekrar kaşınsın ve kolektif bir suçla izan edilelim. Biz böyle bir tutuma karşı tavrımızı net olarak ortaya koyarız. Önümüzdeki bir kaç gün içinde, 24 Nisan'a giden süreç içinde de bütün ülkelerin parlamentolarını, liderlerini buradan uyarıyorum, kim olursa olsun, milletimizi tarih mahkemesi karşısında, tarihi bilgiden, arşiv bilgisinden yoksun olarak yargılamaya kalkan kim olursa olsun ona karşı açık ve net tutumumuzu sergileriz. Barışmaya, acıları paylaşmaya hazırız ama boyun eğmeye geldiğinde bize kimse boyun eğdiremez. Avrupa kültürü içinde de her türlü konuyu konuşuruz. Ama Avrupa'nın o acılarla yüklü yüzlerce yıllık tarihini ve 20. yüzyıl tarihini unutturup, Birinci Dünya Savaşı'nda ülke topraklarının dörtte üçünü kaybetmiş, yedi cephede yüz binlerce insanını ve onların arasında Ermeniler de var, onları da saygıyla anıyorum, onların acılarını unutup, tek bir acıya dayalı tarih yazmaksa buna gelmeyiz. Biz, onurlu bir şekilde acıları paylaşmaya ve her konuyu konuşmaya hazırız."

Telefon görüşmesinin dışında kapsamlı bir mektupla da Schulz'a tutumlarını bir kez daha ilettiğine dikkati çeken Davutoğlu, "Ümit ederiz ki önümüzdeki günlerde Ermenistan'dan gelen bu provokasyonlar ya da diasporadan gelen bu provokasyonlarla Avrupa kültürü daha fazla zarar görmez. Avrupa'da çok kültürlü hayata zarar verecek yeni adımlar atılmaz. Bazı ülkeler de Türkiye'ye olan tutumları ve ön yargılı tavırları sebebiyle tarihi istismar aracı olarak kullanmazlar" diye konuştu.

(Bitti)

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Yeni Yargı Reformu Stratejisi - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • İzmir Çiğli'de metal kaplama fabrikasında çıkan yangın plastik fabrikasına da sıçradı
    06:59 İzmir Çiğli'de metal kaplama fabrikasında çıkan yangın plastik fabrikasına da sıçradı

    İzmir Çiğli'de bulunan Atatürk Organize Sanayi Bölgesi'ndeki metal kaplama fabrikasında çıkan yangın, yakınlardaki plastik kaplama fabrikasına da sıçradı. Bölgede çok sayıda itfaiye ekibi yangına müdahale ediyor. İhbar üzerine adrese itfaiye, polis ve 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi. Fabrikalardaki yangını söndürme çalışmaları devam ediyor.

  • Maltepe'de restoran yangını: İş yeri alev alev yandı
    06:58 Maltepe'de restoran yangını: İş yeri alev alev yandı

    Maltepe Zümrütevler Karaca Caddesi'nde bulunan Kebapçı Özcan isimli restoranda çıkan yangın, ocak altında unutulan kömürlerin tutuşması sonucu hızla yayıldı. Yangın, cep telefonu kameraları tarafından kaydedildi ve iş yeri kullanılamaz hale geldi. Yangın sırasında bir araç da zarar gördü. İtfaiye ekipleri yangına müdahale ederek söndürdü ve polis ekipleri güvenlik önlemleri aldı. Yangında can kaybı veya yaralanma olmazken, binada maddi hasar meydana geldi.

  • Maltepe'de restoranda çıkan yangın cep telefonu kameralarınca kaydedildi
    06:56 Maltepe'de restoranda çıkan yangın cep telefonu kameralarınca kaydedildi

    Maltepe Zümrütevler Karaca Caddesi'nde bulunan Kebapçı Özcan isimli restoranda ocak altında unutulan kömürlerin tutuşması sonucu çıkan yangın, cep telefonu kameralarınca kaydedildi. Yangına itfaiye ekipleri müdahale etti ve yangın söndürüldü. Yangında ölen ya da yaralanan olmazken, iş yeri kullanılamaz hale geldi ve çevredeki bir araç da zarar gördü. Olay yerine polis ekipleri ve olay yeri inceleme ekibi sevk edildi.

  • Fenerbahçe, Olympiakos'u ağırlıyor: UEFA Konferans Ligi çeyrek finali rövanşı
    06:52 Fenerbahçe, Olympiakos'u ağırlıyor: UEFA Konferans Ligi çeyrek finali rövanşı

    Fenerbahçe, UEFA Konferans Ligi çeyrek finali rövanş maçında Kadıköy’de Yunan temsilcisi Olympiakos’u ağırlıyor. Pire’deki ilk maçtan 3-2 mağlup ayrılan Fenerbahçe'nin yarı finale çıkması için iki farklı galibiyet alması gerekiyor. Olympiakos ise beraberlik veya galibiyetle yarı finale çıkacak takım olacak. Fenerbahçe'nin tur atlaması durumunda yarı finaldeki rakibi, Lille-Aston Villa eşleşmesinin galibi olacak.

  • Fenerbahçe, Olympiakos'u ağırlıyor: UEFA Konferans Ligi çeyrek finali rövanşı
    06:52 Fenerbahçe, Olympiakos'u ağırlıyor: UEFA Konferans Ligi çeyrek finali rövanşı

    Fenerbahçe, UEFA Konferans Ligi çeyrek finali rövanş maçında Kadıköy’de Yunan temsilcisi Olympiakos’u ağırlıyor. Pire’deki ilk maçtan 3-2 mağlup ayrılan Fenerbahçe'nin yarı finale çıkması için iki farklı galibiyet alması gerekiyor. Olympiakos ise beraberlik veya galibiyetle yarı finale çıkacak takım olacak. Fenerbahçe'nin tur atlaması durumunda yarı finaldeki rakibi, Lille-Aston Villa eşleşmesinin galibi olacak.

  • Tokat merkezli 2 depremden sonra Sulusaray, Artova ve Yeşilyurt'ta eğitime ara verildi
    06:47 Tokat merkezli 2 depremden sonra Sulusaray, Artova ve Yeşilyurt'ta eğitime ara verildi

    Tokat merkezli 2 depremin merkez üssü olan Sulusaray ile depremden etkilenen Artova ve Yeşilyurt ilçelerinde eğitime ara verildi. Tokat Valiliği tarafından yapılan açıklamada, Sulusaray, Yeşilyurt ve Artova ilçelerindeki okullarda eğitim ve öğretime 1 gün süreyle ara verileceği belirtildi.

  • Tokat-Sulusaray ilçesinde 4.7 büyüklüğünde deprem
    06:15 Tokat-Sulusaray ilçesinde 4.7 büyüklüğünde deprem

    Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen 4.7 büyüklükteki deprem Tokat, Sivas ve Yozgat'ta hissedildi. Tokat'ın Sulusaray ilçesi Yozgat il sınırına yakın bin noktada saat 01.06'da deprem meydana geldi. AFAD verilerine göre 4.7 büyüklükteki deprem Tokat, Sivas ve Yozgat'ta hissedildi.

  • Hırvatistan'daki seçimlerde iktidar partisi güç kaybetti
    04:15 Hırvatistan'daki seçimlerde iktidar partisi güç kaybetti

    Hırvatistan'da gerçekleştirilen parlamento seçimlerinde iktidar partisi HDZ, seçimleri kazanmasına rağmen güç kaybetti. HDZ'nin oy oranı yaklaşık yüzde 35 olurken, muhalefet partisi SDP'nin oy oranı yaklaşık yüzde 26 oldu. Yeni hükümeti oluşturacak koalisyonun en az 76 vekilin desteğini alması gerekiyor.

  • Hırvatistan'da HDZ Seçimleri Kazandı Ancak Güç Kaybetti
    04:11 Hırvatistan'da HDZ Seçimleri Kazandı Ancak Güç Kaybetti

    Hırvatistan'da gerçekleştirilen parlamento seçimlerinde iktidar partisi HDZ, seçimleri kazanmasına rağmen güç kaybetti. HDZ'nin oy oranı yaklaşık yüzde 35 oldu ve parlamentoda 60 sandalye elde etti. Muhalefet partisi SDP'nin oy oranı ise yaklaşık yüzde 26 oldu ve 42 sandalye kazandı. Yeni hükümeti oluşturacak koalisyon en az 76 vekilin desteğini alması gerekiyor.

  • Şimşek: Piyasalar enflasyonun düşeceğine inanmaya başladı
    03:53 Şimşek: Piyasalar enflasyonun düşeceğine inanmaya başladı

    Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) tarafından düzenlenen Küresel Görünüm Forumu'nda yaptığı konuşmada, piyasaların ve yatırımcıların genel olarak enflasyonun düşeceği ve Orta Vadeli Program'ın (OVP) sonuç vereceğine inanmaya başladığını ifade etti. Şimşek, OVP'nin güçlü ve güvenilir bir çerçeveye sahip olduğunu belirtirken, enflasyonun düşürülmesinin öncelikli hedefleri arasında olduğunu vurguladı. Ayrıca, Türkiye'nin politika önceliklerini anlatan Şimşek, OVP'nin fiyat istikrarını sağlamayı, rekabetçiliği artırmayı ve yapısal reformları gerçekleştirmeyi amaçladığını söyledi.


Advertisement