Kenelerden Gelen Yeni Tehlike: 'Lyme' - Son Dakika
Yaşam

Kenelerden Gelen Yeni Tehlike: 'Lyme'

Kenelerden Gelen Yeni Tehlike: \'Lyme\'

KKKA hastalığında son yıllarda vaka sayısında azalma görüldüğü ancak bir başka bulaşıcı hastalık olan Lyme Hastalığında ise önemli bir artış oldu.

09.07.2014 12:31  Güncelleme: 12:25
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığında son yıllarda vaka sayısında azalma görüldüğü ancak kenelerin neden olduğu bir başka bulaşıcı hastalık olan Lyme Hastalığı'nda ise önemli bir artış olduğu belirtildi.

Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyolojisi Derneği Başkanı ve Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İftihar Köksal, KKKA Hastalığı'na neden olan keneye karşı son yıllarda yapılan etkin eğitim çalışmalarının olumlu sonuçlar verdiğini söyledi. Köksal, bu yıl kış mevsiminin uzun sürmesiyle daha önce Nisan, Mayıs aylarında görülen kenelerin bu yıl Haziran ayında görülmeye başladığını hatırlattı.

Kenelerden bulaşan hastalıklar konusunda özellikle 2004 yılından beri eğitim çalışmaları yaptıklarını kaydeden Köksal "Aradan geçen 10 yıl sürede çok yoğun etkin eğitim çalışmaları yapıldı. Bir kere hastalık artık herkes tarafından biliniyor. Bu hastalığı 'duymadım, görmedim, nasıl korunduğunu bilmiyorum?' diyen yok. Ama buna rağmen hastalık hala var. Geçen seneki bakanlık verilerine göre; hastalık sayısında gerçekten bir azalma var. Dolayısıyla bu azalma bölgemizde de hissedildi. Ancak ilk yıllarda hastalık sadece bazı bölgelerde seyretmesine rağmen bugün Türkiye'nin her yerinde var. Yani bu keneler Türkiye'nin her yerine yayıldı" dedi.

LYME VAKALARINDA ARTIŞ

KKKA Hastalığı vakalarının azaldığını ancak Lyme Hastalığı'nda ciddi artış yaşandığına dikkat çeken Köksal, şunları söyledi:

"Keneler sadece Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı'nı bulaştırmıyorlar, yine artan bir tehlike karşımızda. KKKA vakaları yıllar içerisinde azalmasına rağmen keneler aracılığı ile bulaşan Lyme Hastalığı'nda bir artış görüyoruz. Eski yıllara göre görmediğimiz kadar vaka var. Bu vakaların nereden geliyor diye baktığımızda özellikle Giresun ve Artvin'in ormanlık yöresinden geldiğini görüyoruz. Peki bu iki hastalık bulaşması bakımından fark var mı diye baktığımızda biz şunu görüyoruz. KKKA sahil kesiminde gelmiyor. Daha çok yüksek kesim, yerleşim alanlarından denizden uzak yerlerdeki kenelerin ısırması ile kan emmesiyle bulaşıyor. Fakat Lyme hastalığı böyle değil. Lyme Hastalığı'na baktığınız zaman gelen vakaların daha sahil kesimlerine yakın, ya da böyle bir ayırım yapmaksızın yaşayan yerlerdeki bireylerden bulaştığını görüyoruz. Bu da diğer önemli bir tehlike. Dolayısıyla keneler bölgemizde var. Kene ile bulaşan hastalıklara karşı uyanık, dikkatli olmamız lazım."

KENENİN ÜZERİNE SİGARA BASMAK, ALKOL, KOLONYA DÖKMEK ÇOK TEHLİKELİ

Kene ısırığına karşı yapılması gerekenler hakkında bilgi veren Köksal, şu tavsiyelerde bulundu:

"Kişi vücudunda kene gördüğü zaman eğer kendisi çıkaramayacağından şüphe ederse hemen bir sağlık kuruluşuna giderek çıkartmasını tavsiye ediyoruz. Kenenin üzerine sigara basmak, alkol, kolonya, ispirto, yağ dökmek gibi şeyler son derece tehlikeli. Çünkü kene böyle bir olaya maruz kaldığı zaman kendini korumak amacıyla kusuyor ve salgı çıkarıyor. Böylece bulaşması daha fazla oluyor. Kendisi zorlayarak keneyi çıkarmaya çalışırsa yine çok miktarda virüs vantuzları aracılığı ile tutunduğu için salgılarını boşaltıyor. Bu da çok tehlikeli. Eğer bir cımbız aracılığı ile bir tutuşla çekebiliyorsa sorun yok. Bunların dışında hemen bir sağlık kuruluşuna başvurarak çıkarmasını öneriyoruz. Keneden aslında korunmak aslında çok kolay. Gezinti halinde pantolonun paçalarını çoraba sokmak. Tarımla, hayvancılıkla uğraşanlar eline bir eldiven veya çorap geçirmek suretiyle keneden korunabilirler. Gömleğini pantolonun içine koyması, başına şapka yada eşarp takmalarını öneriyoruz. Çünkü zaman zaman saçlı deriden çıkardığımız vakalar da var. Boynundan, kulak arkasından çıkardığımız keneler var. Kene ağaca pek çıkmıyor, yerdeki otlarda oluyor. Dolayısıyla yere yatıp uzananlarda yada hayvanını temizlemek için altına girenlerin başında, vücudunun farklı yerlerine kenenin bulunduğunu görüyoruz. Bunun dışında vücudunun her yerinden kene çıkardığımız vakalar var. Eve döndükleri zaman mutlaka bir yakınlarına kene kontrolü yaptırsın. Çünkü kene ne kadar erken çıkartılırsa o kadar iyi. Vücutta ne kadar kalırsa virüsü aktarmak için doyana kadar şişene kadar kan emiyor. Kene çok aç olduğu için kan emme sırasında insana mutlaka virüsü bulaştırıyor. Kene zaten aç iken insana yapışıyor. Bazen üzerinde 4-5 gün kene kalıp da gelen vakalar var. Dolayısıyla bunlar şişman kene oluyor, çok kan emdikleri için çok tehlikeli oluyor. Ne kadar vücutta kalırsa o kadar çok tehlikeli."

KENENİN DÜŞMANI TAVUK

Kuş gribi yüzünden gereksiz yere tavukların telef edildiğini bunun da doğal dengeyi bozduğunu ifade eden Köksal, açıklamaları şöyle sürdürdü:

"Kenenin kökünün kazınması mümkün. Kuş gribi sebebiyle çok gereksiz yere çok büyük tavuk itlafı yapıldı. Bu da doğal dengeyi bozdu. Bizim yaptığımız her yanlış doğal dengeyi bozuyor. Yani bir yerdeki fare sayısını azaltmak için kedilerin olması gerekiyor. Eğer biz kedileri öldürürsek fareler artar. Tavukları öldürdüğümüz zaman da kene popülasyonunda gerçekten bir artış yaşandı. Bu benim işim değil veterinerlerin işi ama biz gözlemledik. Kene artınca da elbetteki besin kaynağı azalıyor. Besin kaynağı azalınca da başka yerlere saldırıyorlar. Yani beslenecek ortam bulamıyorlar. Popülasyon artıyor dolayısıyla keneler insanlara saldırması daha fazla oluyor. Diğer canlılara da saldırıp ısırıyor. Böyle bakıldığında ben şunu öneriyorum. Özellikle kırsal kesimde ev tavukçuluğunu çok önemsiyoruz. Sadece çiftlik tavukçuluğu değil, ev tavukçuluğunu teşvik etmemiz lazım. Eskiden köylerde herkes kapısının önünde tavuk yetiştirirdi. Yine bunu öneriyorum. Çünkü bunlar keneleri tüketiyorlar, yiyorlar. Böylece ortalıktaki kene sayısı azalacaktır. Kene nüfusu azaldığı için de daha az kene olacağından insanlara daha az kene saldıracaktır. Onun için bunu önemsiyorum. Bunu bir proje olarak ele alabiliriz. Bunu teşvik etmemiz gerekiyor" diye konuştu.

KIŞ MEVSİMİNİN UZUN SÜRMESİ VAKA SAYISINI DÜŞÜRDÜ

Vaka sayısındaki düşüşte bu yıl kış mevsiminin uzun sürmesinin de etkili olduğunu ifade eden Prof. Dr. İftihar Köksal "Bu yıl kış mevsimi ve soğuk uzun sürdü. Kenelerin canlanmasında bunun biraz etkisi oldu. Biz vakalarımızı geçen sene Nisan, Mayıs ayında görürken, bu sene Haziran ayının sonuna doğru vakaları görmeye başladık. Haziran sonunda büyük bir artış olduğunu gözlemledik. Ama yine de geçen yıllara göre oran azaldı. Bu kenelerdeki hastalıkların seyrini tamamlaması da etken olabilir. İnfekte kene sayısının azalmış olması da etken ancak toplumun bilinçlenmesinin bir etken olduğunu düşünüyorum. Vakaların klinik seyirleri bakımından eski yıllara göre çok büyük bir fark yok. Bu konuyla ilgili zaman içerisinde bir yandan hastalığın etkeni,hastalık yapma mekanizmaları hakkında Bilimsel bir çalışmalar yürütüldü. Bu çalışmalar sırasında görüldü ki kenelerde bölgeden bölgeye farklılık göstermekte, virüs de öyle. Kene arıcılığı ile insana bulaşan virüs bölgelere göre bir takım genetik farklılıklar gösterdiği, bazılarının hastalık yapma kapasitesinin bazılarına göre daha farklı olduğu görüldü. Örneğin Çorum, Tokat, Şebinkarahisar, yöresinde hastalık biraz daha ağır seyretmekte. Muhtemeldir ki oradaki virüs tipi biraz daha hastalık yapma kapasitesi yüksek olan virüsler. Gümüşhane, Kelkit ve Artvin civarından gelen hastalarımızın kliniklerinin daha iyi olduğunu görüyoruz. Muhtemelen bu farklılıktan ileri gelmektedir" diye konuştu.

DOĞU KARADENİZ'DE KKKA VAKASI 40 CİVARINDA

Kene mevsiminin ilkbahardan sonbahar sonlarına kadar sürdüğüne dikkat çeken İftihar Köksal, "İlkbahardan sonbahar sonuna kadar olan mevsim kene mevsimi. Bu mevsimlerde ısırık vakalarında dikkatli olmalıyız. Bize bu gelen vaka sayısı bu zamana kadar 17. Bu rakam geçen yıllara göre az bir vaka. Bu sayı sadece KTÜ Farabi Hastanesi'ne gelen vaka, her KKKA bize gelmiyor. Bunlar bir, iki ve üçüncü basamak olarak adlandırılırken, biz üçüncü basamak hastaneyiz. Bize gelen vakalar en ağır vakalar. Bunların kan değerleri daha düşmüş, kanamaya meyilli, klinikleri biraz daha ağır olan hastalar. Bize gelen 17 vaka ile birlikte diğer hastanelere gelen vaka sayısı 20-25 civarında olduğunu düşünürsek bölgemizdeki toplam sayı 40-50 civarında" şeklinde konuştu.

KKKA HASTALIĞI'NDAN TEK ÖLÜM ŞEBİNKARAHİSAR'DAN

Bu yıl Giresun'un Şebinkarahisar ilçesinden gelen bir vakayı kaybettiklerini belirten Köksal "Bu yıl 1 vaka kaybettik. O da Şebinkarahisar gelen bir vakaydı. Bize çok geç geldi. Yaklaşık 1 hafta 10 gün sonra gelen bir vakaydı. Onun dışında kendi bölgemizden kaybettiğimiz vaka sayısı yok. Biz Türkiye'de en az vaka kaybeden merkeziz. Hem erken tanı hem de tedavi açısından yaklaşımımız dolayısıyla gelen hastaların infekte ettiği kenelerin daha düşük hastalandırma kapasitesi yada daha ölümcül olmasından kaynaklanan bir sebep. Son 4 yılda kaybettiğimiz vaka sayısı 5" bilgisini verdi. - TRABZON

Kaynak: İHA

Son Dakika Yaşam Kenelerden Gelen Yeni Tehlike: 'Lyme' - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • Yedisu'da Ormanda Gezen Bozayı Yavruları Görüntülendi
    16:44 Yedisu'da Ormanda Gezen Bozayı Yavruları Görüntülendi

    Bingöl'ün Yedisu ilçesinde ormanlık alanın yakınındaki bahçelikte gezinen 2 bozayı yavrusu cep telefonu kamerasıyla görüntülendi. Yedisu ilçesinin Elmalı köyündeki ormanın yakınındaki bahçelik alanda yanlarında anneleri olmayan 2 bozayı yavrusu görüldü. Bahçede gezinerek etrafta yiyecek aradıkları sanılan bozayı yavruları, bir süre sonra insanları görünce ormanlık alana doğru kaçtı. Sevimli bozayı yavruları, cep telefonu kamerasıyla görüntülendi.

  • Define ararken mağarada ölen baba ile oğlu toprağa verildi
    16:42 Define ararken mağarada ölen baba ile oğlu toprağa verildi

    Bursa'nın İznik ilçesinde mağarada kaçak define kazısı yaptıkları esnada jeneratörden sızan gazdan zehirlenerek hayatını kaybeden baba ve oğlu Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde toprağa verildi.

  • Dağ keçileri Palu Kalesi'nde görüldü
    16:35 Dağ keçileri Palu Kalesi'nde görüldü

    Elazığ'ın nesli tükenme tehlikesi altında olan dağ keçileri, Palu ilçesinde bulunan tarihi Palu Kalesi'nde görüntülendi. Kayalık alanı tırmanan keçiler, vatandaşların cep telefonu kamerasına yansıdı.

  • Tavşanlı'da Araba Yangınında Vatandaş Kalp Krizi Geçirdi
    16:35 Tavşanlı'da Araba Yangınında Vatandaş Kalp Krizi Geçirdi

    Kütahya'nın Tavşanlı ilçesinde bir vatandaş yanan arabasına müdahale ederken kalp krizi geçirdi. İlçeye bağlı Tunçbilek Beldesi Gürağaç Mahallesinde Osman Çubuk idaresindeki otomobil rampaya doğru seyir halinde iken motor kısmından alev aldı. Çubuk (76) ve eşi yanan otomobilden son anda kendilerini dışarı attı. Osman Çubuk arabasının motor kısmında çıkan yangına kendi çabaları ile müdahale etmeye çalıştığı esnada fenalaşarak kalp krizi geçirdi. Yanan otomobil ihbar üzerine belirtilen yere gelen Tunçbilek Belediyesi itfaiye ekiplerince söndürüldü. Fenalaşarak yere yığılan Osman Çubuk için çağrılan 112 acil servis ekipleri, Çubuk'un kalp krizi geçirerek hayatını kaybettiğini tespit etti. Çubuk'un cenazesi kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi.

  • Amasya'da seyir halindeki tırda yangın çıktı
    16:34 Amasya'da seyir halindeki tırda yangın çıktı

    Amasya'nın Gümüşhacıköy ilçesinde seyir halindeyken yangın çıkan tırda hasar oluştu. Tevfik Acar'ın (47) kullandığı I 21 ES yabancı plakalı hurda yüklü tırın motor kısmından Ulubel mevkisinde duman çıkmaya başladı. Aracı güvenlik şeridine çeken sürücü, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi'ne bildirdi. İhbar üzerine bölgeye sevk edilen Gümüşhacıköy Belediyesi itfaiye ekiplerince söndürülen yangın sonucunda tırda hasar meydana geldi.

  • Gaziantep'te restoranda yöresel lezzetler 40 liraya halkla buluşuyor
    16:24 Gaziantep'te restoranda yöresel lezzetler 40 liraya halkla buluşuyor

    Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından hizmete alınan restoranda, 4 çeşit yöresel lezzetten oluşan menü, 40 liradan halkla buluşturuluyor. Hasan Celal Güzel Millet Bahçesi'nde bulunan restoranda günlük hazırlanan menüler, öğle ve akşam saatlerinde vatandaşlara ikram ediliyor. Uygulama, vatandaşlara daha ucuz yemek sunabilmek amacıyla başlatılmış olup, halktan olumlu dönüşler almaktadır.

  • Eskişehir Yunusemre Mahallesi'nde 700 Vatandaş Yağmur Duası Yaptı
    16:21 Eskişehir Yunusemre Mahallesi'nde 700 Vatandaş Yağmur Duası Yaptı

    Eskişehir'in Yunusemre Mahallesi'nde bulunan vatandaşlar, yaklaşık 700 kişinin katılımıyla Yunus Emre Türbesi'nde yağmur duası yaptı. Tarımla uğraşan vatandaşlar, Allah'a yağmur yağması için dua etti. Dua sonrası mahalleli tarafından imece usulü yapılan etli pilav cemaate ikram edildi. Mahalle muhtarı Ali Acar, katılan vatandaşlara teşekkür etti.

  • Yozgat'ta deprem sonrası hasar tespit çalışmaları başladı
    16:21 Yozgat'ta deprem sonrası hasar tespit çalışmaları başladı

    Tokat'ın Sulusaray ilçesinde meydana gelen depremden etkilenen Yozgat'ın Kadışehri, Çekerek, Aydıncık ve Akdağmadeni ilçelerinde hasar tespit çalışmalarına başlandı. Yozgat Valisi Mehmet Ali Özkan, şu ana kadar 147 konut, 8 cami, 2 minare, 14 ahır hasar gördüğüne dair talebin geldiğini söyledi.


Advertisement