Faili Meçhul Cinayetlere İlişkin Dava - Son Dakika
Güncel

Faili Meçhul Cinayetlere İlişkin Dava

Faili Meçhul Cinayetlere İlişkin Dava

Bazı faili meçhul cinayetlere ilişkin, Mehmet Ağar, özel harekat polisleri ve "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın da arasında bulunduğu 19 kişinin yargılandığı davanın tutuklu tek sanığı, eski Özel Harekat Polisi Ayhan Çarkın'ın tahliyesine ve bütün sanıkların duruşmalardan vareste tutulmalarına karar verildi.

11.07.2014 20:07
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Bazı faili meçhul cinayetlere ilişkin, Mehmet Ağar, özel harekat polisleri ve "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım'ın da arasında bulunduğu 19 kişinin yargılandığı davanın tutuklu tek sanığı olan, eski Özel Harekat Polisi Ayhan Çarkın'ın tahliyesine ve bütün sanıkların duruşmalardan vareste tutulmalarına karar verildi.

Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın öğleden sonraki bölümünde savunması sorulan sanık Uğur Şahin, suçlamaları reddederek, hiçbir delile dayanmadan suçlandıklarını savundu ve "Bu mahkeme tiyatroya dönüşmüştür. Müdahil avukatlarının şovundan başka bir şey değil" ifadesini kullandı.

Sanık Ahmet Demirel ise "Bizler katil değiliz, devlete hizmet ettik. Ayhan'ın söylediklerini ben duymadım. Hastayım, stent takıldı. Duruşmalardan vareste tutulmak istiyorum" dedi.

Sanıklar Korkut Eken ve Ercan Ersoy önceki beyanlarını tekrarladıklarını bildirirken, hakkındaki suçlamaları bilmediğini söyleyen sanık Enver Ulu, savunmasını hazırlamak için süre istedi.

İbrahim Şahin'in avukatı Basri Aydın, rahatsızlığı nedeniyle hazır olmayan müvekkilinin gelecek celseye katılacağını bildirdi.

Maktullerden Faik Candan'ın ablası Gönül Candan, "Dönemin cumhurbaşkanından, başbakanından şikayetçiyim. Faik Candan'ı katledenlerin idamını istiyorum. Ben de kanser hastasıyım. Bunların sebebi olanların yargılanmasını istiyorum" dedi.

Maktullerden Medet Serhat'ın eşi Yurdanur Serhat, "Eşimi kucağımda kaybettim. Bunların (sanıklar) ağababalarının burada olması gerekir. Mehmet Ağar, Tansu Çiller... Ben büyükleri istiyorum, bunlar maşa" ifadelerini kullandı. Eşi öldürüldüğü sırada aynı otomobilde bulunduklarını anlatan Serhat, "Bir araba bizi sıkıştırdı. Şoför durdu, inen bir kişi ateş etti, eşime bir, bana 14 kurşun geldi. Bu hükümete de teşekkür ediyorum" diye konuştu.

Pervin Buldan'ın sözleri

Maktul Savaş Buldan'ın eşi, HDP Iğdır Milletvekili Pervin Buldan ise izleyici sıralarından konuşmasına başlarken, "Buradan konuşmayı tercih ediyorum. Şurada oturan katillerin benim yüzüme bakabilecek cesaretleri var mı diye, merak ediyorum" dedi.

İzleyicilerden bazıları Buldan'ın sözlerini alkışlarken, ayağa kalkan sanık Ayhan Çarkın, "Benim var" dedi. Sözlerine devam eden Buldan, siyasi kimliğini bir yana bırakarak, mağdur yakını olarak konuştuğunu söyledi ve şunları kaydetti:

"Kimsenin beni alkışlamasını istemiyorum. Hepsi eline silah, cebine para tutuşturulmuş zavallı katiller. Yıllarca bu coğrafyada akıtılan kanlardan sorumlu katiller. Emir alan, kurşun sıkan, kahraman katiller. Çiller'in, 'Kürt iş adamlarının listesi var, hesap soracağız' dedikten sonra eline silah verilen katiller. Sadece bunların değil, emir verenlerin, ellerine silah verenlerin, hepsinin yargılanmasını istiyorum. Ben bunlara zavallı birer katil olarak bakıyorum. Başta Tansu Çiller ve Süleyman Demirel olmak üzere Mehmet Ağar, OHAL valileri, hepsinin yargılanması gerekiyor. Yıllardır mücadele verdik, gözyaşı döktük. Eşimi kaybettiğim gün kız çocuğu dünyaya getirdim. Kızımı bugün buraya getiremedim, babasının katillerini görmesini istemedim. Acaba burada oturanların evlatları bir gün bunlara sordu mu; 'sizin öldürdüğünüz insanların da çocukları var mıydı " diye. Yakınlarımızın katillerinin acilen yargılanmasını istiyoruz. Çiller, Ağar, Demirel yargılanmalı ve cezalandırılmalıdır. Bugün burada bulunmamızın AKP ile ilgisi bulunmadığını düşünüyorum. Yıllardır süren halk mücadelesi sonucunda bunlar buradalar. Yıllardır Kürdistan'da mücadele eden, faili meçhul cinayetlerin ortaya çıkması için mücadele eden halkıma teşekkür ediyorum."

Müdahil avukatları, sanıkların tutuklanmasını istedi

Müdahil avukatlarından Selçuk Kozağaçlı, sanıkların tutuklanmalarını isteyerek, "Sağlık raporları kabul edilebilir değil. Bu, evrakta sahteciliktir. Terminal dönem kanser hastaları duruşmalarda hazır bulundurulmaları için tutuklu yargılanıyor. Felçliler hapishanelerde tutuluyor. Sanıklar ise 'Ben kronik kalp hastasıyım, tansiyon hastasıyım, 5 gün rapor aldım' diyor. Karnı ağrıyan, mahkemeye gelmemek için rapor alsın. Sanıklar 20 kez adam öldürmekten yargılanıyorlar, adli kontrolünün kaldırılmasını istiyorlar. Bunlar dışarıdayken bir tanık gelip, 'Bunlar adam öldürdü' diyebilir mi'" diye konuştu.

Kozağaçlı, bütün sanıklar hazır edildikten sonra çapraz sorgu haklarını kullanacaklarını bildirdi.

Cantürk ailesinin avukatının sorusu üzerine, sanık Ayhan Çarkın, maktul Behçet Cantürk'ü, İbrahim Şahin'in başında olduğu Özel Harekat Dairesinin talimatıyla İstanbul'da aldıklarını anlattı. Cantürk'ün, Fenerbahçe Orduevinin önünden geçeceğine ilişkin istihbaratın nereden geldiğini kendisinin bilmediğini ifade eden Çarkın, "Bunu yetkililer biliyor. Biri Seyfettin Lap mesela, söyleyebilir. İbrahim Şahin, Mehmet Ağar bilir. Neticede tezgah böyle pis bir tezgah. Cantürk'e, uyuşturucu davasıyla ilgili hakkında suçlamalar olduğunu söylediler, çok rahat biçimde geldi. İstanbul'dan Ankara'ya doğru yola çıktık. Mola için yanaştık, herkes indi. Onu, Ahmet Sakarya götürdü" diye konuştu.

Maktul Faik Candan'ın ailesinin avukatı Levent Kanat, "Hiçbir ağır ceza mahkemesinde bu suçlamadan yargılanan tutuksuz sanıklar olduğunu düşünmüyorum" dedi.

Yıldıray Soysal adlı bir astsubayın ifadelerinden bahseden Kanat, bir başka suç nedeniyle cezaevinde bulunan Soysal'ın, cezaevinde savcılığa dilekçe gönderdiğini, bazı kişilerden şikayetçi olduğunu, bu sırada savcıya, "Bende birçok gizli bilgi var" dediğini anlattı.

Soysal'ın, Candan cinayetinin faillerinin olaydan sonra Bala'da jandarma tarafından yakalandığını, ancak talimat üzerine dosyanın kapatıldığını anlattığını kaydeden Kanat, bu beyanların yeterince araştırılmadığını söyledi.

Maktul Yusuf Ekinci'nin oğlu Avukat Sertaç Ekinci ise sanıkların "kesinlikle" tutuklanmaları gerektiğini ifade ederek, "İsyan edeceğim, mahkemeye saygımdan edemiyorum" dedi.

Müşteki avukatlarından Meral Danış Beştaş da, "Mahkemeniz, 21 yıl önceki tutumun pratiğini devam ettirir nitelikte kararlar veriyor. Ayhan Çarkın vicdanının sesini dinleyen bir vatandaş ve tutuklu. Çarkın ile 'Geçmişteki olaylarla ilgili konuşursanız, tutuklu kalırsınız' mesajı veriliyor" ifadelerini kullandı.

Müşteki avukatlarından Efkan Bolaç'ın sözleri üzerine Çarkın ayağa kalkarak, Bolaç ile diyaloğa girdi. Çarkın'ın, "Dursun Karataş dava arkadaşlarını, devrim yoldaşlarını tek tek o gün sattı. Öyle devrimciyim demekle devrimci olunmuyor" demesi üzerine Avukat Kozağaçlı, "Ayhan sen paçanı bunlardan (sanıklar) kurtar. Önüne bak. Devrimcilerle muhatap olma" dedi.

"Sanıkları tahkir ve tezyif"

Cumhuriyet Savcısı Beşir Çiftlik, Ayhan Çarkın'ın tutuklanmasına konu iddia ve itiraflarının bugüne kadar birçok kez değiştiğini, çelişkili ve soyut olduğunu ifade etti.

İddiaların somut olduğunun kabulü halinde, diğer sanıklar için de benzer tedbirlerin alınması gerektiğini kaydeden Çiftlik, iddia ve itirafların somut delillere dayanmadığı gerekçesiyle sanığa atılı suçun "iftira" ve "suç uydurmaya" dönüşebileceğini kaydetti. Çarkın'ın yaklaşık 37 aydır tutuklu olduğunu, 18-20 yıl öncesine dayanan suçların delillerini gizleme, yok etme ya da değiştirme olanağının bulunmadığını, sanıkların bu suçları işledikleri hususunda somut deliller olmadığını dile getiren Çiflik, Çarkın'ın tutukluluğunun ileride telafisi imkansız zararlar doğuracağı göz önüne alınarak, tahliyesini istedi.

Çiftlik, "18-20 yıl önce gerçekleşen hazin ve menfur cinayetlerle ilgili delillerin toplanabileceği kadar toplandığını, sanıkların birçok soruşturma ve yargılama makamlarınca savunmalarının defaten alındığını" kaydederek, çapraz sorgu için sanıkların mahkemede hazır bulundurulması taleplerinin, delillerin toplanması ve olayların aydınlatılmasından ziyade, işlenen ve aydınlatılmayan cinayetlerin üzüntüsünden kaynaklanan, sanıkları tahkir ve tezyif amacı taşıdığını savundu.

Sanıkların savunmalarının birçok kez alındığını belirten Çiftlik, sanıkların duruşmalardan vareste tutulma taleplerinin kabulünü isteyerek, bunun yargılamanın hızlanması ve delilleri özgün şekilde değerlendirme imkanı sağlayacağı ileri sürdü. Her celsede 2-3 sanık hazır bulundurularak, çapraz sorgu yapılmasını isteyen Çiftlik, sanıkların tutuklanması taleplerinin reddine ve suçtan zarar gören müştekilerin davaya müdahilliğine karar verilmesini istedi.

Savcı görüşünü yazdırırken olay çıktı

Cumhuriyet Savcısı Beşir Çiftlik, çapraz sorgu için sanıkların mahkemede hazır bulundurulması talebinin, sanıkları tahkir ve tezyif amacı taşıdığına ilişkin sözleri tutanağa geçirildiği sırada ayağa kalkan müşteki avukatı Selçuk Kozağaçlı, "Böyle bir mütalaa var mı'" diye tepki gösterdi. Mahkeme Başkanı Tekman Savaş Nemli'nin, "İki dakika tahammül edin" demesi üzerine Kozağaçlı, "Çıkarsın cübbesini, avukatlık yapacaksa adam gibi yapsın. Devletten maaş alıp, sanık vekilliği yapılmaz" dedi.

Müşteki Sertaç Ekinci ise "Bu hakim bütün klasörleri okudu mu' 130 klasör var. Nasıl 'başka delil olamaz' der?" dedi.

Diğer müşteki avukatlarının da tepki göstermeye başlaması üzerine Başkan Nemli, duruşmaya 10 dakika ara verdiğini açıkladı.

Aynı sıralarda bir müşteki avukatı, "Beraat ettirecekseniz, bizi yormayın" derken, bir izleyici sanıklara, "Siz halk nezdinde yargılanacaksınız. Ensenizdeyiz" dedi. Sanıkların yakını olan bir kişinin, "Benim de ensemde olsana" demesinin ardından salondaki sanık ve müşteki yakını izleyiciler birbirinin üzerine yürüdü. Bunun üzerine çevik kuvvet ekipleri duruşma salonuna girerek, olaya müdahalede bulundu. Polis, izleyicileri duruşma salonu dışına çıkardı ve tarafları birbirinden uzaklaştırdı.

Ara karar için gazeteciler tekrar içeri alınırken, duruşma salonunda kalan taraf avukatları arasında sözlü sataşma olduğu ortaya çıktı.

Ankara Barosu Avukat Hakları Merkezince görevlendirilen Avukat Doğan Erkan, salondaki biri sivil polis, iki kişinin avukatları darbettiğini kaydetti. Erkan'ın gördüğünü söylediği kişiler hakkında tutanak tutuldu.

Mahkeme Başkanı Nemli, Ayhan Çarkın'ın tahliyesine ve duruşmada hazır bulunmayan sanıkların mazeretlerinin kabulüne karar verdiklerini açıkladı.

Savunmaları alınan sanıklara, taraflarca doğrudan soru yöneltilmediğini, gerektiğinde sanıkların beyanlarının her zaman alınabileceğini ifade eden Nemli, bu nedenle sanıkların duruşmalardan vareste tutulmasını kararlaştırdıklarını kaydetti.

Sanıkların adli kontrol kararlarının devamına ve tamamına yurt dışına çıkış yasağı konulmasına karar verildiğini açıklayan Nemli, sanıkların sağlık raporlarına ilişkin sahtecilik iddialarının araştırılması için savcılığa başvurulmasının kararlaştırıldığını bildirdi.

Duruşma, 17 Ekim 2014'e ertelendi.

Sanıklar, 1990'lı yıllarda işlenen 18 cinayetle ilgili "cürüm işlemek için oluşturulan silahlı teşekkülün faaliyeti kapsamında adam öldürmek" suçundan yargılanıyor.

Buldan'ın tepkisi

Duruşma sonrası gazetecilere açıklama yapan Pervin Buldan, Türkiye'de bir kez daha hukuğun ayaklar altına alındığını, vicdanların bir kez daha yaralandığını söyledi.

"Ne yazık ki adalet mülkün temeli olmadı" diyerek konuşmaya başlayan Buldan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu mahkeme bizim açımızdan bitti. Bundan sonraki duruşmalara sanık sandalyesinde oturanların hiçbiri gelmeyecek artık. Öyle bir karar çıktı mahkemeden. Ayhan Çarkın tahliye oldu, tabii içlerinde en vicdanlısı Ayhan Çarkın'dı bize göre. Vicdanıyla muhasebe yaptı ve işlediği cinayetleri bir bir anlattı bugün burada. Ben şahsen Çarkın'ın tahliye olmasına sevindim, çünkü diğerleri zaten ellerini kollarını sallayarak dolaşıyorlardı, onlar tutuklu değillerdi. Esas cinayetleri işleyenler, tetik çekenler, silahı sıkanlar, canlarımızı alanlar, bu ülkede ellerini kollarını sallayarak dolaşıyorlardı. Ayhan Çarkın gerçekleri ifade ettiği için cezaevindeydi, tutukluydu. Bugün bu karar sadece bu anlamda iyi olmuştur."

Buldan, mahkemenin kararına isyan ettiklerini, bunu kabul etmediklerini belirterek, "Bu dava hukuki anlamda bitmiş olabilir ama bizim vicdanımızda asla bitmeyecek" diye konuştu. - Ankara

Kaynak: AA

Son Dakika Güncel Faili Meçhul Cinayetlere İlişkin Dava - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

  • Yüksekova'da gökyüzünde ışık saçan cisim cep telefonu kamerasına yansıdı
    03:20 Yüksekova'da gökyüzünde ışık saçan cisim cep telefonu kamerasına yansıdı

    Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde iftar vakti gökyüzünde dikey şeklinde duran ve sarı bir ışık yayan cisim cep telefonu kamerasına yansıdı. Esad Tek isimli vatandaş, evine giderken yolda bu ilginç manzarayla karşılaştı ve hızlıca evinin balkonuna çıkarak gökyüzünde duran cismi ve ışığı cep telefonuyla kayıt altına aldı. Cisim bir süre hareketsiz durduktan sonra kayboldu.

  • FTX Kurucusu Sam Bankman-Fried 25 Yıl Hapis Cezasına Çarptırıldı
    03:15 FTX Kurucusu Sam Bankman-Fried 25 Yıl Hapis Cezasına Çarptırıldı

    Dünyanın en büyük kripto para borsalarından biri olan FTX’in kurucusu Sam Bankman-Fried, iflas eden firmasının müşterilerini ve yatırımcılarını dolandırmaktan 25 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Bankman-Fried, yatırımcılara ve borç verenlere yalan söylemekten ve milyarlarca dolarlık kripto para çalmaktan suçlu bulunmuştu. Mahkemede konuşan Bankman-Fried, yatırımcılardan ve çalışanlardan özür diledi.

  • Ayvalık'ta Fabrika İşçilerinin Taşındığı Servis İle Tır Çarpıştı: 9 Yaralı
    02:56 Ayvalık'ta Fabrika İşçilerinin Taşındığı Servis İle Tır Çarpıştı: 9 Yaralı

    Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde, TIR ile fabrika işçilerinin taşındığı servis minibüsünün çarpıştığı kazada 3'ü ağır 9 kişi yaralandı. Kazayla ilgili inceleme başlatıldı.

  • Bakan Özhaseki: Deprem bölgesinde 300 binden fazla konut inşaatı devam ediyor
    02:36 Bakan Özhaseki: Deprem bölgesinde 300 binden fazla konut inşaatı devam ediyor

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya'da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. Bakan Özhakesi, deprem bölgesinde halen 300 binden fazla konut inşaatının devam ettiğini ifade etti.

  • 1 Nisan'da Okullar Tatil Edildi
    02:33 1 Nisan'da Okullar Tatil Edildi

    Türkiye'de gerçekleşecek yerel seçimler nedeniyle 1 Nisan'da okullar tatil edildi. Seçimlerin ardından eğitim kurumlarında temizlik yapılması gerektiği için bir sonraki gün eğitim ve öğretime engel oluşturulmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından valiliklere gönderilen yazıda, eğitim ve öğretimin 2 Nisan Salı günü itibariyle devam edeceği belirtilmiştir.

  • Bakan Özhaseki Kütahya'da İftar Programında Konuştu
    02:27 Bakan Özhaseki Kütahya'da İftar Programında Konuştu

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Kütahya'da AK Parti önceki dönem ve mevcut yönetim kurulu üyeleri ile sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle iftarda bir araya geldi. Özhaseki, deprem bölgesinde devam eden konut inşaatları hakkında bilgi verdi ve İstanbul'da deprem uyarısında bulundu. Ayrıca, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu eleştirdi.

  • Güney Afrika'da yolcu otobüsü şarampole yuvarlandı: 45 ölü
    02:21 Güney Afrika'da yolcu otobüsü şarampole yuvarlandı: 45 ölü

    Güney Afrika Ulaştırma Bakanlığı, bir yolcu otobüsünün şarampole yuvarlanması sonucu araçtaki 46 kişiden 45'inin hayatını kaybettiğini, 8 yaşında bir çocuğun kazadan ağır yaralı olarak kurtulduğunu açıkladı. Otobüsün, komşu ülke Botsvana'dan Güney Afrika'nın Limpopo eyaletindeki Moria'ya gittiği sırada köprüden uçuruma düştüğü ifade edildi.


Advertisement