Erdoğan'ı Tazminata Mahkum Eden 'Ucube' Davasında Gerekçeli Karar Açıklandı - Son Dakika
Güncel

Erdoğan'ı Tazminata Mahkum Eden 'Ucube' Davasında Gerekçeli Karar Açıklandı

Erdoğan\'ı Tazminata Mahkum Eden \'Ucube\' Davasında Gerekçeli Karar Açıklandı

Erdoğan'ın 10 bin TL tazminat ödemesine karar veren mahkeme, "'Ucube' sözcüğünün olumsuz anlamına vurgu yapan açıklamalara kişisel görüş çerçevesinde bakılamaz." dedi.

16.04.2015 18:06  Güncelleme: 08:16
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Heykeltıraş mehmet Aksoy'un Kars'ta yıktırılan 'İnsanlık Anıtı' heykeli için "Ucube" diyerek hakaret ettiği gerekçesiyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 10 bin TL tazminat ödemesinin kararlaştırıldığı davada mahkeme kararının gerekçesini açıkladı.

Mahkeme, kararında 'ucube' sözcüğünün olumsuz anlamına vurgu yapan Erdoğan'ın açıklamalarına kişisel görüş çerçevesinde bakılamayacağını vurguladı.

ANAYASAYA DEĞİNİLDİ

5 sayfalık gerekçeli kararda, "Anayasa'nın 64. maddesinde "Devletin sanat faaliyetlerini koruyacağı, sanat eserlerinin ve sanatçının korunması, değerlendirilmesi ve sanat sevgisinin yayılması için gereken tedbirleri alacağı" ifade edilmiştir. Manevi zarar, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilmedir. Yalnız acı ve elemi manevi zarar olarak nitelemek, buna dayalı tazminat isteme hakkını sınırlama sonucunu doğurabilir. Bu nedenle duyulan acı ve çekilen ızdırap zarar değil, ortaya çıkabilecek görüntüsü olarak düşünülmelidir. Kişisel çıkarlar, kişilik haklarıdır. Kişilik hakları, kişisel varlıkların korunmasına ilişkindir. Bedensel ve ruhsal tamlık, kişinin adı, onuru gibi unsurlar kişisel varlıklardır" denildi.



DAVALI VE DAVACININ İFADELERİNE YER VERİLDİ

Gerekçeli kararda şu ifadelere yer verildi: "Somut olayda uyuşmazlık, davalının miting alanında ve akabinde yapılan röportajda söylediği sözler nedeniyle davacının, kişilik haklarının ihlal edilip edilmediği noktasında toplanmaktadır. Davacı taraf, davaya konu konuşma içeriği sözlerin ve özellikle 'ucube' sözcüğünün onurunu kırdığını, tarifsiz üzüntüye yol açtığını iddia etmektedir. Davalı taraf ise, 'ucube' sözcüğünün acayip, garip anlamında kullanıldığını, davalının bir eseri beğenip beğenmeme hususunda kanaat yürütebileceğini, sözcüğün tamamen heykelin bulunduğu yerdeki genel dokuya uyuşmazlığını ifade için kullanıldığını belirtmektedir."

"HERKES GÖRÜŞLERİNİ AÇIKLAMA VE ANLATIM ÖZGÜRLÜĞÜNE SAHİPTİR"

"Bilindiği gibi, Anayasa'nın 25. maddesi uyarınca "Herkes düşünce ve kanaat hürriyetine sahiptir. Her ne sebeple olursa olsun kimse, düşünce ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamaz; düşünce ve kanaatleri sebebiyle kınanamaz ve suçlanamaz". Anayasa'nın 90. maddesine göre ise usulüne uygun şekilde yürürlüğe konulmuş milletlerarası antlaşmalar kanun hükmündedir. Bu kapsamda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nde (AİHS) kanun hükmünde sayılmaktadır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 10. maddesinde "Herkes görüşlerini açıklama ve anlatım özgürlüğüne sahiptir" hükmü bulunmaktadır."

"SOMUT OLAYIN ÖZELLİĞİNE GÖRE, BİR İFADENİN, BİR ELEŞTİRİNİN KABUL EDİLEBİLİR SINIRLARI DEĞİŞEBİLİR"

"İfade özgürlüğünün, demokratik bir toplumun vazgeçilmez esasını ve bu toplumun gelişiminin ve her bireyin kendini geliştirmesinin temel koşulunu oluşturduğunu, ifade özgürlüğünün sadece kabul edilen, zararsız ya da farklı olan "bilgi" ya da "düşünceler" için değil, ayrıca hoşa gitmeyen, sarsıcı ya da rahatsız edici olanları için de geçerli olduğunu, bunların demokratik toplumun onlarsız olamayacağı çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gereği olduğunu, bu özgürlüğe yapılan sınırlamaların herhalde dar yorumlanması ve herhangi bir sınırlama gereksinimin ikna edici bir biçimde ortaya koyulması gerektiğini Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi muhtelif kararlarında ifade ve tekrar etmektedir. Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesinde, yasanın takdir yetkisi tanıdığı durumlarda hakimin somut olaydaki olguları gözeterek, hak ve adalete göre karar vereceği belirtilmektedir. Somut olayın özelliğine göre, bir ifadenin, bir eleştirinin kabul edilebilir sınırları değişebilir. Kamuyu ilgilendiren, genel nitelikli sorunlara ilişkin alanlarda ifade özgürlüğüne sınırlama getirilemeyeceği AİHS, buna bağlı olarak gelişen AİHM kararları ve Yargıtay'ın istikrar kazanmış uygulamalarıyla sabittir."

"DAVACININ ESERİ HEYKELİN KONU EDİLDİĞİ AÇIKLAMALARINA KİŞİSEL GÖRÜŞ ÇERÇEVESİNDE BAKMAK MÜMKÜN DEĞİLDİR"

"Davalının, dava konusu konuşmanın yapıldığı ve demecin verildiği tarih itibariyle "Başbakan" olarak görev yaptığı, konuşmanın yapıldığı miting alanı ve demecin ulaştığı kitle ile konuşmanın bütünü nazara alındığında, "ucube" sözcüğünün herkesçe kabul edilen olumsuz anlamına vurgu yapan ve davacının eseri heykelin konu edildiği açıklamalarına kişisel görüş çerçevesinde bakmak mümkün değildir. Sayısı sınırlı bir katılımcı grubuyla paylaşılan sohbetin ya da okunan bir mesajın ve yahut kamuya kapalı bir alanda kişisel görüşlerin paylaşılması ile davaya konu açıklamaların yapıldığı koşulların bir tutulması düşünülemez. İfade özgürlüğü herkes için önemli olmakla birlikte, halkın seçilmiş bir temsilcisinin yaptığı açıklamalar doğrudan ya da dolaylı hitap ettiği, ulaştığı kişi sayısı gözetildiğine özel bir önem taşır. Demokratik toplumlarda hoşgörüsüzlüğe dayalı her tür ifade şeklinin hukuken himaye edilemeyeceği, eleştiri hakkının da kanunla koruma altına alınan kişisel değerleri aşmasının olanaklı olmadığı yine AİHM kararlarında yer almaktadır."

"SARF EDİLEN SÖZLERİN DAVACININ KİŞİLİK HAKLARINA SALDIRI NİTELİĞİNDE OLDUĞUNUN KABULÜ GEREKİR"

"Demokratik bir sistemde, seçimle veya atama yoluyla görevlendirilenlerin yetkilerini hukuki sınırlar içinde kullanmaları, kamuoyu nezdinde idari ve yargısal denetim kadar etkili rol oynar, önem taşır. Davaya konu konuşma içeriğinde kullanılan "ucube" sözünün olumsuz anlamı, konuşmanın yapıldığı yer ve demecin verildiği yayın itibariyle ulaştığı kişi sayısı, davalının davaya konu konuşma ve demecin yapıldığı tarih itibariyle konumu ve toplumsal açıdan önemli rolü nedeniyle sarfedilen sözlerin davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunun kabulü gerekir. Açıklanan nedenlerle, oluşan kanaat sonucu davanın kısmen kabulüne dair hüküm (10 bin TL manevi tazminat) kurulmuş; tazminat tutarının belirlenmesinde takdir edilecek meblağın malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanması amacı bulunmadığı gibi, bir ceza da olmadığı ve zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek düzeyde tutulması gerektiği kıstasları dikkate alınmıştır."

ERDOĞAN "UCUBE" DEMİŞTİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan olduğu 8 Ocak 2011 tarihinde Kars'ta yaptığı mitingte, 'İnsanlık Anıtı' için'Ucube' iadesini kullanmıştı. Anıt daha sonraki süreçte ise yıkılmıştı. Heykeltıraş Mehmet Aksoy da avukatları aracılığıyla tazminat davası açmıştı.

Kaynak: DHA

Son Dakika Güncel Erdoğan'ı Tazminata Mahkum Eden 'Ucube' Davasında Gerekçeli Karar Açıklandı - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?

    Yorumlar (13)

  • Mahir: Çenen en yakın zamanda tutulsun konuşamayasın! 16 10 Yanıtla
  • Türkkızı: Güne güzel bir haber ile baslamak ne güzel. . 14 10 Yanıtla
  • karslı byzade: gerçekten de ucube idi . ermeni mezalimine maruz kalan kars ve yöre halkı asla barış içinde yaşamamıştır. . 13 6 Yanıtla
  • ekrem ak: Vay be ne sanatkarlarımız varmış be yaptığı ucube yıkıldığında CUMHURİYET değerlerine saldırı oluyormuş; sanat toplun için yapılır toplun için belirli bir kesim için değil sanatçı toplumu kucaklar; sizim kimi kucakladığınız belli değil. 272 bin TL yı aldığında fakı fukaraya mı dağıttın o parayı. . 3 14 Yanıtla
  • Ç A M L I D ER E ...Lii: EVETT BU UCUBE BETONU BEGENEN VARSA ALSIN GÖTÜRSÜNN EBESİNİNN BAHCESİNE KOYSUNN 7 8 Yanıtla
  • ..............: yani burada bir gerçek var ki hakikaten heykel bir mana ifade etmiyor. İslamiyet öncesi dönemleri anlatan dini kitaplardaki put figürlerine benziyor gibi. elbette sanat görecelidir, herkesin yorumuna göre değişir. ama madem sanata soyunuluyor, eleştiriye de açık olunmak zorunda. herkes her eseri beğenmek mecburiyetinde değil. 9 5 Yanıtla
  • Zafer: Halkın R oyuyla seçilmiş ülkeyi temsil eden Cumhurbaşkanına her türlü hakaret ve küfür etmenin fikir özgürlüğü sayıldığı bir ülkede dört taştan oluşan heykel nedeniyle tazminat!!! Fikir özgürlüğü!!! 4 8 Yanıtla
  • nil: o heykele tapan yok saptırmayın. . . . . ayrıca bir devletin başında olan kişi sözlerine yada eleştirilerine dikkat edecek. 7 5 Yanıtla
  • ŞAKİR: ADALET YERİNİ BULDU. HEP BANA HEP BANA DİYENLER ASGARİ ÜCRETLİYİ DÜŞÜNMEZ OLDU. 6 3 Yanıtla
  • deniz: La bu mal giresunluymus 7 1 Yanıtla
  • Tüm yorumlar için tıklayınız

Advertisement