Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu düşünceler Türkiye Cumhuriyeti devletinin düşüncesini, görüşünü yansıtır. Oradaki vurgu da teröre karşı ortak mücadele hassasiyetini yansıtmaktadır, bu işbirliğinin önemini yansıtmaktadır, Türkiye'nin buna açık olduğunu yansıtmaktadır" dedi.
Akdoğan, basın kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle TRT Genel Müdürlüğü'nde kahvaltıda bir araya geldi, soruları yanıtladı.
IŞİD'e karşı gerçekleştirilen operasyonlar kapsamında İncirlik Hava Üssü'nün açılıp açılmayacağının sorulması ve ABD Dışişleri Bakanı John Kerry'nin "Türkiye ön planda olacak" şeklinde bir ifadesinin olduğunun hatırlatılması üzerine Akdoğan, "Türkiye coğrafi olarak daha ön planda. Çünkü sınırında yaşanıyor bunlar. Kimse Türkiye kadar ön planda değil. Türkiye zaten işin içinde" ifadesini kullandı.
Suriye konusunda bugüne kadar yapılması gereken bir çok şeyin yapılmadığına dikkati çeken Akdoğan, "Esed rejimine karşı mücadele eden muhalifler ne kadar desteklenmiştir? Siz yukarıdan istediğiniz kadar bomba atın. Bir söz vardır, 'Savaşı piyade kazanır'. Orada birisi gidip bayrağı dikecek. O birisi olmazsa sen istediğin kadar bombala. Savaşı kazanmış olmuyorsun. O kim? Aşağıda senin adına kurşun sıkacak olan adam kim? Kiminle ittifak yapacaksın? Bu tür sorulara cevap gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Suriye'ye nasıl bir gelecek öngörüldüğünün bilinmesi gerektiğini söyleyen Akdoğan, meselenin bir örgütle mücadele etmekten ibaret olmadığını ifade etti. "Sadece Türkiye üzerine, tek taraflı baskı kurmanın doğru olmadığını düşünüyorum" diyen Akdoğan, Suriye'de IŞİD, PYD, Özgür Suriye Ordusu, Esed rejimi askerlerinin ve daha bir çok örgütün olduğunu, tüm bu yapıların da birbiriyle savaştığını kaydetti.
Akdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Peki o bölgede siz kiminle ittifak yaparak bir netice almayı düşünüyorsunuz ve almak istediğiniz netice ne? Sadece bir örgütün etkisiz kılınması mı? Bu yüzden Türkiye, elbette daha kapsamlı bir Suriye politikası ve yaklaşımı görmek isteyecektir. Ama terörle mücadele konusunda Türkiye'nin tavrı nettir. Bu örgüte karşı tavrı nettir. Bu konuda, her türlü işbirliğine de açıktır.
Bu örgüte katılanların çoğu, önemli bir kısmı, Avrupa ülkelerinden gidiyor. Ama sanki Türkiye, bu örgüte destek çıkıyor veya Türkiye'den katılımlar oluyormuş gibi bir algı var. Ama bir çok istatistik aslında katılanların çoğunun Avrupa ülkelerinden giden insanlar olduğunu gösteriyor. Burada Türkiye, gereken işbirliğini Batılı Avrupa ülkelerinden alabilmiş değil. Veri, isim, geçişler... Bu konularda gereken bilgi, veri işbirliğini de alabilmiş değil. Ama kendi imkanlarıyla bunu tespit etmeye, bu geçişi engellemeye çalışıyor."
-"Yabancı savaşçılar meselesinde Türkiye elinden geleni yapıyor"
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün bu yüzden risk analiz birimleri kurduğunu bildiren Akdoğan, şüpheli görülen kişilerle mülakat yaptıklarını anlattı. "Bu dört ayda 479 şahıs böyle şüpheli görülmüş. Bunlardan 445'iyle mülakat yapılmış. Bunların 107'si ülkeye sokulmamış. Yani yüzde 23'ü eleme yapılmamış. Bütün bu kontrollerde 6 bin kişi bloke edilmiş, bin kişi sınır dışı edilmiş" bilgisini aktaran Akdoğan, "yabancı savaşçılar" diye tanımlanan meselede elinden gelen çabayı gösteren Türkiye'ye yeterli desteğin verilmediğini belirtti.
"Türkiye'nin Ortadoğu politikası konusunda bir sıkıntısı olduğu net bir şekilde ortaya çıkıyor. Yabancı basını suçlayabiliriz ama onların yaptıkları haberlere malzeme bu coğrafyadan verilmiyor mu, yaptıkları haber değil mi sizce" soruları yöneltilen Akdoğan, neyin haber olduğunu neyin olmadığını ayırt edebilecek bir devlet tecrübesine sahip olduklarını söyledi.
Akdoğan, şunları kaydetti:
"Bir takım şeylerin içinde bilgi kırıntıları olabilir ama onun ötesinde bunun bir siyasi operasyona dönüşmesi, bir algı operasyonuna dönüşmesi, suçlayıcı tarzda, abartılarak ve sizi bir yere indirgemeye dönük bir takım çalışmaların olduğunu da biz görebiliyoruz. Bunu bir takım lobilerde de, medya kuruluşlarında da görebiliyoruz. Cami çıkışı Başbakan'ın fotoğrafının konmasının gazetecilikle, basın ahlakıyla ne alakası var? Bu bir bilgi mi, habercilik mi? Bu tamamen bir manipülasyon. Bu tür manipülasyonların olduğunu da görüyoruz. Elbette biz ülke olarak bölgedeyiz. Bu bölgede bir çok şey olabilir. Türkiye'den de gidenler olabilir. Geçişleri kontrol etmek istiyoruz. Türkiye'nin içinde de bu örgütün faaliyetleri olabilir ki biz onun için operasyon yapıyoruz. Türkiye ve Türk vatandaşları tamamen bu işin dışında demek başka bir şey, biz devlet ve hükümet olarak bu sorunun üzerine gidiyoruz ve gerekeni yapıyoruz demek başka bir şey. Bir Türk veya Türkiye'den birileri organizasyona bir şekilde katkıda bulununca 'Türkiye bu işi destekliyor' görüntüsü vermek... Biz bunu kastediyoruz. Elbette bunun bir takım başka somut verileri olabilir, biz de bununla mücadele ederiz. Bunun algı operasyonu tarafını görmezden gelmek doğru değil diye düşünüyorum ben."
-"Orada ikna edildi diye bir şey söz konusu değil"
Akdoğan, "Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ifade ettiği tutum, buradan gitmeden önce belirlenmiş bir tutum mudur yoksa oradaki bir takım temaslardan sonra böyle bir açıklama ihtiyacı mı duyduğu Sayın Cumhurbaşkanı" sorusunu yanıtlarken de, devlet politikasının ayak üstü belirlenmediğine vurgu yaptı.
"Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu düşünceler Türkiye Cumhuriyeti devletinin düşüncesini, görüşünü yansıtır. Oradaki vurgu da teröre karşı ortak mücadele hassasiyetini yansıtmaktadır, bu işbirliğinin önemini yansıtmaktadır, Türkiye'nin buna açık olduğunu yansıtmaktadır" diyen Akdoğan, bu konunun altının doldurulmasının teknik mevzular olduğunu, ilgili birimlerin bunları çalışacağını söyledi.
Başbakan Yardımcısı Akdoğan, "Buradan giderken böyle bir düşüncesi yoktu, orada ikna edildi" diye bir şeyin söz konusu olmadığının altını çizerek, Türkiye'nin bu konudaki tavrının belli olduğunu ifade etti. "Bu bir devlet politikası olarak ortaya çıkmaktadır. Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın, hükümetimizin bir yaklaşım farklılığı söz konusu değildir" ifadesini kullanan Akdoğan, askeri işbirliğinin çok farklı olabileceğini tekrarladı.
Akdoğan, Kerry'nin sözlerinin "Türkiye'nin cephede ön safta olacağı" şeklinde değerlendirildiğinin anımsatılması üzerine, "Bunlar Bakanlar Kurulu'nca değerlendirilebilir. Bu desteğin ölçüsü, sınırı, kapsamı nedir, bunlar değerlendirildikten sonra bir şey söylenir. Şimdi bizim bu konuda bir şey söylememiz doğru olmaz. Türkiye'nin elini açık etmek de doğru olmaz" dedi.
Baskıyı hep Türkiye üzerine kurmayı doğru bulmadığını, "Hadi bakalım şimdi ne yapacaksınız", "Hadi bakalım adım atın" ifadelerini yanlış gördüğünü dile getiren Akdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bugüne kadar Türkiye bir çok şey yapılması gerekiyor dediğinde, kim, ne yaptı? Kimse onların üzerine baskı kurdu mu? Şimdi biz hep kendi ülkemizin üzerine her konuda baskı kurmayı seçiyoruz. Dün muhalefet temsilcileri de bu açıklamayı yaptı. Daha önce dışarıdan bir takım bu yönde açıklamalar geldi. 'Hadi bakalım Türkiye bir adım atsın'. Sen Türkiye'ye ev ödevi verme, böyle bir yetkin mi var? Sürekli Türkiye'yi test edeceksin, sürekli Türkiye sınavdan geçecek, habire Türkiye'nin önüne ev ödevi koyacaksın.Sen üzerine düşeni yaptın mı? Suriye'de defalarca uyarıda bulunduk, 'Bu iş kötüye gidiyor'. Ne yaptınız peki? 'Esed giderse kimin geleceği belli değil'. Bunun arkasına sığınarak bir pasiflik üretildi. Peki biz Suriye'nin geleceğini görmeden, tünelin ucunu görmeden niye girelim arkadaşlar? Bunun elbette bir sınırı, kapsamı vardır. Türkiye kendi çıkarları neyi gerektirirse kendi yol haritasını kendi belirler ve o çerçevede gereken adımları da atar. Kimse Türkiye'yi test eder gibi yukarıdan, 'Hadi bakalım, kendini ispatla'. Türkiye hiçbir şeyi ispatlamakla mükellef değil. Türkiye'nin tavrı bu konuda nettir."
- Ankara
Son Dakika › Politika › Başbakan Yardımcısı Akdoğan Açıklaması - Son Dakika
Mehmet Tosun, seçim çalışmaları kapsamında tiyatro oyunu izledi, halk buluşmaları gerçekleştirdi ve belediye hizmet birimlerini ziyaret etti. Ayrıca esnaf buluşmaları düzenleyen Tosun, Bodrum'un çehresini değiştirecek projelerini anlattı. Gümüşlük ve Karaova'da yapılan ziyaretlerde ise bölgenin sorunları hakkında bilgi aldı ve yaşamı kolaylaştıracak yatırımlar planladıklarını belirtti.
Trabzon'da AK Parti ve İYİ Parti temsilcileri, Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Trabzon Şubesi'ni ziyaret etti. Ziyarette, AK Parti Trabzon milletvekilleri, ilçe başkanı ve belediye başkan adayları ile İYİ Parti belediye başkan adayları yer aldı. TSYD Trabzon Şubesi Başkanı Selçuk Kılıç, ziyaretten memnuniyetini dile getirerek, Mahalli İdareler Genel Seçimlerinin Trabzon ve ülke için hayırlı olması temennisinde bulundu.
AK Parti Konya Milletvekili Mustafa Hakan Özer, Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş ve AK Parti Meram İlçe Başkanı Mustafa Dolular, Meram gençliği ile sahurda buluştu. Meram Gelişim Akademisi (MEGA) Mehmet Ali Özbuğday Gençlik Merkezi'nde sınavlara hazırlanan gençlerle gerçekleşen buluşma bir keyifli ve eğlenceli anlara sahne oldu. Milletvekili Özer ve Başkan Kavuş ile aynı sofrada sahur yapma fırsatı yakalayan gençler başkanlarla birlikte olmanın mutluluğunu da yaşadı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Lavuar Alanı'nda incelemelerde bulundu. Terakki Mahallesi'nde TOKİ tarafından başlatılan müze ve sosyal tesis inşaatlarının Zonguldak'a yakışacağını belirten Bakan Özhaseki, projenin Zonguldak'ın uğrak yeri olacağını söyledi. Ayrıca, esnafın işlerini sürdürebilmeleri için modern iş yerleri yapılacağını ve kısa sürede projenin tamamlanacağını ifade etti.
Cumhur İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Kurum, İstanbul'da raylı sistem uzunluğunu 40,6 km uzatarak 4 yeni hattı hizmete alacaklarını açıkladı. Kurum, ayrıca trafik sorununu çözmek, konut ve dönüşüm projelerini hayata geçirmek, ulaşımı kolaylaştırmak gibi birçok acil eylem planını da duyurdu.
Tokat'ın Almus ilçesine bağlı Bağtaşı köyü, hukuki süreç sonucunda belde statüsüne geri döndü. Nüfusunun az olması nedeniyle 2014'te belde statüsünü kaybeden köy, muhtar Mustafa Karadağ tarafından başlatılan hukuki süreç sonucunda tekrar belde statüsüne kavuştu. Yeniden belde statüsüne kavuşan Bağtaşı'da geçici belediye başkanı olarak Almus Kaymakamı Emre Çömen görevlendirildi.
Gaziantep Ticaret Odası'nın Mart ayı olağan meclis toplantısı, geniş katılımla gerçekleştirildi. Toplantıda, ticari hayatı etkileyen sorunlar ve çözüm önerileri tartışıldı.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bursa'da düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, Bursa'nın tarihi ve ekonomik önemine vurgu yaparak, Türkiye Yüzyılı'na Bursa ile hazırlandıklarını belirtti. Erdoğan, Bursa'nın emeğin, alın terinin, üretimin şehri olduğunu ifade etti.
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Çine Kapalı Pazar Yeri'nde vatandaşlar ve esnaflarla buluştu. Çerçioğlu, coşkulu kalabalık eşliğinde alanda yürüyüş gerçekleştirerek Çineliler ile selamlaştı, hayırlı Ramazanlar diledi.
Saadet Partisi Kayseri Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mahmut Arıkan, seçildiği takdirde bütün adaylarla bir araya gelerek fikir birliği yapmak istediğini belirtti. Ayrıca, mitinglerin yasaklanması gerektiğini savunan Arıkan, hızlı trenin 2028'de geleceğini açıkladı ve kendisi hakkında atılan iftiraları reddetti.
Sizin düşünceleriniz neler ?