Adli Yıl Sorunlarla Açıldı

Daha önce İzmir Barosu Başkanlığı tarafından yeşil renkte olduğu için eleştirilen Atatürk heykeli'nin sarı renke boyanması dikkat çekti. İzmir'de yeni Adli Yıl açılışına Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Doğru, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı İbrahim Korkmaz, Bölge Adliye Mahkemeleri Başsavcısı Celal Koçabaş, Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Osman Ermumcu, İzmir Barosu Başkanı Ercan Demir, İzmir Büşyükşehir Belediye Başkan vekili Sırrı Aydoğan, hakim, savcı, avukatlar ve adliye çalışanları katıldı. Saygı duruşu ve istiklal marşının ardından, Atatürk anıtına çelenkler kondu.

ADLİYEYEDE İŞ YÜKÜ ARTTI

İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Doğru, ülkemiz genelinde adliyelerin yoğun bir iş yükü altında çalştığını her geçen gün dosya sayısının arttığını söyledi. Doğru, 'İzmir adliyesi 2004 yılında hizmete açılmış olmasına rağmen kısa zamanda fiziki yetersizlikle karşı karşıya kalmıştır. Artan hakim, mahkeme, personl sayısı binayı yetersiz hale getirmiştir. Son atama kararnamesiyle 52 mevcuta ilave olarak 52 hakim savcı ataması yapılmış 13 mahkeme kurulmuş, yeni duruşma salonu ihtiyacı doğmuştur. Yaz aylarında bu ihtiyacı gidermeye çalıştık. Mevcuda tadilatlar yaparak ilaveler yaparak yerleştirmemiz mümkün olmuş ise de istediğimiz gibi olmadı. Kısa vadede bu sorunun çözümünde adliyemiz yanında kiralık bina temini için çalışmaya başladık. Uzun vadede yeni bir ek bina güney adliyesi batı adliyesi gibi merkez adliyenin iş yükünü alacak ilave adliyelerin yapımı cihetine gidilmesinin uygun olacağı değerlendilimiştir. Yoğun bir yılı geride bıraktık. Önümüzde yoğun bir yıl daha var. Hep birlikte fedakarca çalışmalara devam edeceğiz" dedi.

HAK ARAMADA YASAL OLMAYAN YOLLARA BAŞVURULUYOR

İzmir Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı İbrahim Korkmaz ise hak arama yasal olmayan yollara başvurmak şiddet ya da başka şeylerde hareket etmenin günümüzde hızla yayıldığına dikkat çekti. Korkmaz, "Bu nedenle hukukun kadim gücünü daha etkin kılmak, hoşgörüsüyle gerçeğe hizmet etmek bütün meslektaşlarımızın gayesi olmalıdır. Adalet herkese kendi hakkını verme konusnuda kesin ve sürekli büyük bir kuvettir. Bu büyük kuvetin unsurları olan bizler yaptığımız hizmetin büyüklüğünü ve önemini hiçbir zaman aklımızdan çıkarmadan çalışmalıyız" dedi

İDARİ YARGI ETKİNLEŞTİRİLMELİDİR

Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Osman Ermumcu, 'Yargı her devletin ülkenin yargı teşkilatı vardır. Ancak idari yargı sadece demokratik ülkelerde olan yargı türüdür. Etkin idari yargı devleti güçlü kılar. İdari yargının etkinliğini azaltacak çalışmaların mümkün olduğunda yapılmamasını temenni ediyoruz. İdari istinaf çalışmalarıyla birlikte etkin bir idari yargının 2015 yılı ierisinde gerçekleşmesini temenni ediyorum" diye konuştu.

SEÇİMDE BİRBİRİMİZİ KIRMAYALIM

İzmir Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı Celal Kocabaş, 'Önümüzde bir seçim dönemi var. HSYK seçimi adil ve dürüst geçmesini diliyorum. Asıl olan adaletin bekası, asıl olan bizim bu devlete sahip çıkmamız . Birbirimizi kırmayalım, sırtımızı dönmeleyim. Birbirimizin yüzüne bakalım" dedi.

MEVZUAT YAMALI BİR BOÇA HALİNİ ALMIŞ

İzmir Barosu Başkanı Ercan Demir, 'Adli yıl açılış törenlerinde savunmanın temsilcisi Türkiye Barolar Birliği Başkanının konuşma yapıp yapmamasının siyasi iktidarın müdahalesi ile tartışılması dahi, hukuk devleti ve yargı bağımsızlığı kavramları bakımından anlaşılabilir ve kabul edilebilir değildir. Biliyoruz ki teorik olarak yargı, Başbakan'a ya da Cumhurbaşkanı'na bağlı değildir. Ancak yine bilinmelidir ki, bağımsız savunma hiçbir güce hiçbir zaman bağlı olmamıştır ve olmayacaktır. Ümit ediyor ve inanıyoruz ki; önümüzdeki yargı yılı, siyasal iktidarın, onlarca yıllık yargısal birikimimize ve bir bütün olarak yargıya müdahalesinin, birlikte karşı duruş ile geriletileceği bir dönemin sembolü olacaktır. Hepimizin şahit olduğu üzere, yaklaşık son on yıllık süreçte, ülkemizdeki temel kanunların hemen hepsi tamamen değiştirilmiştir. Bunun yanı sıra, 'torba yasa' adı altında yeni bir yasal düzenleme usulü sistemleştirilerek, birbirleri ile ilgisiz olan konular aynı Kanun içerisine toplanıp, tek seferde birçok Kanunda esaslı değişiklikler yapılmaktadır. Son dönemlerde yasal düzenlemelerin genellikle 'torba yasa' şeklinde yapılması sonucunda, mevzuat yamalı bir bohça halini almış, değil vatandaş tarafından biz hukukçular tarafından dahi takip edilmesi güç bir hale getirilmiştir. Bu süreç, yargıya ve adalete olan güveni yerle bir etmiştir. Bilime ve halkımıza olan inancımızla belirtmek isteriz ki, özgürlüğün ülkemiz topraklarında da kalıcı olarak yeşereceği günler mutlaka gelecektir" dedi. Konuşmaların ardından, İzmir Barosunun resim sergisi açıldı.