12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümü - - Son Dakika
Güncel

12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümü -

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde silahlı kuvvetlerin yönetime üçüncü açık müdahalesi olan 12 Eylül Askeri Darbesi sırasında 16 yaşındayken cezaevine giren ve 8 yıl tutuklu kalan Şeyhmus Doku, Diyarbakır Askeri Cezaevi'nde yaşadığı sıkıntılı yılları anlattı.

12.09.2014 20:23
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Türkiye Cumhuriyeti tarihinde silahlı kuvvetlerin yönetime üçüncü açık müdahalesi olan 12 Eylül Askeri Darbesi sırasında 16 yaşındayken cezaevine giren ve 8 yıl tutuklu kalan Şeyhmus Doku, Diyarbakır Askeri Cezaevi'nde yaşadığı sıkıntılı yılları anlattı.

12 Eylül mağduru Doku, darbenin yıl dönümünde AA muhabirine, lise öğrencisiyken örgüt üyeliği suçlamasıyla Diyarbakır Askeri Cezaevi'nde tutuklu kaldığı yıllarda işkence gördüğünü söyledi.

"Aradan 34 yıl geçmiştir. Bu tarih lanetlenmesi gereken bir tarihtir" diyen Doku, yaşananların Türkiye toplumunun hafızası olduğunu söyledi.

Cezaevinde her türlü işkenceye maruz kaldığını dile getiren Doku, şöyle dedi:

"1982 yılında cezaevi mevcudu 5 bin 500'ü aşıyordu. Günün 24 saati her türlü işkence uygulanıyordu. Falakaya yatırıldım, meydan dayağı yedim ve askıya alındım. Cezaevinde bulunduğum zamanda 4 dişimi kaybettim. Bu işkenceleri periyodik olarak birçok arkadaşımız yaşadı. Bazılarımızın payına çok, bazılarına ise az düştü. Mardinli bir arkadaşımız havalandırmaya çıkıyor. Bu sırada soğuktan donarak ölen fareyi, bir asker arkadaşımızı zorla yedirtti."

- "Ölümü işkence ile bir tutuyorduk"

"Her an kendini öldürmek isteğiyle karşı karşıya geliyorsun. O dönemde kendimizi öldürmek istiyoruz. Fakat bunu gerçekleştirmek için herhangi bir malzeme bulamıyorduk" ifadesini kullanan Doku, "Bir insana en zor gelecek şey ölümü seçmektir. Kurallar ve işkenceler ağır olduğu için ölümü işkencelere bir tutuyorsun. O dönemde bu duyguyu yaşamayan kalmamıştır" şeklinde konuştu.

Doku, cezaevi çevresindeki evlerde yaşayan insanların işkenceler sırasındaki çığlıklar nedeniyle uyuyamadıkları bilgisini yıllar sonra kendilerinden dinlediğini ve bu insanların bir çoğunun daha sonra evlerini terk etmek zorunda kaldıklarını kaydetti.

Farklı siyasi örgütlere mensup kişilerin cezaevinde tutuklu bulunduğunu anımsatan Doku, şunları kaydetti:

"O dönemlerde açlık grevinde olduğumuz için hücrelerdeydik. Askeri kıyafetle komandolar hücrelere geldi. Sanki askeri bir operasyona gidiyormuş gibi hazırlıklıydılar. Hücreleri dolaştıktan sonra hepiniz 'Türksünüz, Türk olarak çıkacaksınız. Burası bir askeri cezaevidir. Askeriyede bulunan emir komutalara uyacaksınız' diyorlardı. O dönemlerde binlerce insan tutuklu bulunuyordu. Bu insanlar farklı siyasi örgütlere mensup oldukları için belli bir amaçları vardı. Bu nedenle bu insanlar tutuklanmıştı. Bu insanların amaçlarına ters düşmeleri ve kimliklerini inkar etmeleri isteniyordu."

- "Köpeğe selam verme" uygulaması

Diyarbakır Askeri Cezaevi'nin o dönemdeki yetkilisinin bir kurt köpeğiyle koğuşa geldiğini belirten Doku, yaşadıklarını şöyle anlattı:

"Köpekten önce koğuşlar sayım düzenine geçiyordu. 'Dikkat komutan geliyor' deniliyordu. Sonradan bir bakıyorduk ki bu eğitilmiş köpek karşımıza geliyordu. Bu köpek komutan olarak tekbirin bitmesini beklerdi. Daha sonra ise tüm yatakları bir komutan gibi gezdikten sonra çıkar giderdi. O giderken ise asker 'dikkat komutan gidiyor 'derlerdi" şeklinde konuştu.

12 Eylül Davası sanıkları Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasının kendilerini bir nebzede olsa sevindirdiğini sözlerine ekleyen Doku, "Türkiye'de demokratikleşme anlamında çok önemli süreçlerden geçiyoruz. Bizi sevindiren bir durum ise bu dönemi yaşatan generallerin yargılanmasıdır. Türkiye'de darbenin yargılanmasında hesap soruldu" dedi.

12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümü -
Kaynak: AA

Son Dakika Güncel 12 Eylül 1980 darbesinin yıl dönümü - - Son Dakika

Sizin düşünceleriniz neler ?


Advertisement